KENTSEL TASARIM SÜRECİNDE BİR PALİMPSEST ÖRNEĞİ: "CUMHURİYET KATMANI"


Creative Commons License

Kuşoğlu S. S., Barış M. E.

Avrupa 3. Uluslararası Sağlık, Mühendislik ve Uygulamalı Bilimler Kongresi, Tirane, Arnavutluk, 17 - 19 Kasım 2023, ss.104-116

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Tirane
  • Basıldığı Ülke: Arnavutluk
  • Sayfa Sayıları: ss.104-116
  • Ankara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Yerleşik düzene geçiş ile başlayan ‘kent’ olgusu; Sanayi Devrimi’nin getirdiği mekanik üretim yapıları, barınma vb. faaliyetler için kullanılacak olan yapılar ve hızla artan ihtiyaçların karşılanması için yapılan inşaatlar ile güncel tanımını almıştır. İnsanların barınma, sosyalleşme, kültürel aktivitelerde yer alma, üretim, ulaşım vb. ihtiyaçlarının, yoğun nüfus ile bulunduğu ve karşılandığı yerleşim alanı olan kentler; yüzyıllar öncesinde kurulmuş ve mevcudiyetinden itibaren birçok farklı kültüre, dine, yönetime ve faaliyete ev sahipliği yaparak her birinin izlerini biriktirmiştir. “Yeniden yazılmış parşömen kâğıdı” anlamına gelen “palimpsest”, kentsel tasarım kapsamında değerlendirildiğinde, kentin somut/soyut veya görünebilir/okunamaz bütün “geçmiş yazı izlerini” dinamik yaşantıda barındırdığını ve bugünün yaşam yazılarını da geleceğe ‘iz’ olarak aktaracağını ifade etmektedir. Türkiye coğrafyası bir palimpsest olarak görülüp kentsel tasarım kapsamında irdelendiğinde, kentlerin en egemen izlerinin “Cumhuriyet” döneminde olduğu görülmektedir. Yüzlerce katman/iz barındıran kentlerinTürkiye’nin ilk Cumhurbaşkanı Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün 29 Ekim 1923’te Cumhuriyet’i ilan etmesiyle ve kent planları hazırlatmasıyla yeniden yazıldığı görülmektedir. Bir plana bağlı olarak kurulmamış olan ve Kurtuluş Savaşı sonrası yıkık durumda olan kentlerin mevcut yapıları üzerinden yeniden ele alınarak nüfus yoğunluğu tahminleri yapılmış ve kentler planlanmıştır. Kentlerin gelişim ve yerleşim alanları belirlendikten sonra “Cumhuriyet Dönemi”, “I. Ulusal Mimarlık Dönemi”, “II. Ulusal Mimarlık Dönemi” mimari tasarımlarda kendini göstermiştir. Demokrasiyi, milli egemenliği benimseyen Cumhuriyet; kentleri oluşturan yapılar ile açık ve yeşil alanları temelde, herkesin eşit derecede yararlanabileceği, herkese aynı hizmeti sunabileceği mekânlar olarak görmektedir. Kentin oluşum ve gelişiminde herkesin eşit söz hakkı bulunduğu kentlerde demokratik yöntemler ile belirlenen yerel yönetim, kentlinin ulaşım, sosyal-kültürel aktivite, vb. ihtiyaçlarını karşılamaktadır. Bu çalışmanın amacı, cumhuriyet ilanı ile yeniden yazılan ve farklı katmanlardan oluşan kentlerin cumhuriyet sonrası kazandırılan kimliklerinin okunması ile korunarak geliştirilmesine yönelik katkılarını ortaya koymaktır.

Anahtar Kelimeler: Kentsel Tasarım, Palimpsest, Çok Katmanlılık, Cumhuriyet.