Modern Türklük Araştırmaları Dergisi, cilt.21, sa.2, ss.287-300, 2024 (Hakemli Dergi)
19. yüzyılın sonları ve 20. yüzyılın başları, Türk coğrafyasında yenilikçi hareketlerin yayılmaya başladığı bir dönemi işaret eder. Bu aydınlanma hareketi, özellikle eğitimde modernleşme alanında önemli bir ivme kazanmış ve eğitim dili olarak Türkçenin önemini artırmıştır. Türkçenin sadeleşmesi, gelişmesi ve çağdaş dünyaya uyum sağlaması bu süreçle paralel olarak ilerlemiştir. İsmail Bey Gaspıralı gibi önde gelen Türk aydınları, Osmanlı coğrafyasının en batısından Türkistan’ın en doğusuna kadar geniş bir alanda etkili olmuş, kurdukları okullar ve yayın organları aracılığıyla intibah dönemini başlatmışlardır. Bu dalga, kısa süre içinde Tebriz ve Tahran’ı da etkileyerek daha geniş bir alana yayılmış ve çağdaş Türk tarihinin en parlak dönemlerinden birini ortaya çıkarmıştır. Her ne kadar 20. yüzyılın başlarındaki siyasi gelişmeler milli aydınlanma sürecini sekteye uğratmış olsa da, bu sürecin olumlu etkileri günümüze kadar ulaşmıştır. Bu hareketin Azerbaycan ve İran’daki önemli temsilcilerinden biri olan Hasan Rüşdiye, Kafkasya’dan başlayarak İran’ın çeşitli şehirlerinde usul-i cedit okulları kurmuş ve yeni eğitim sistemini hayata geçirmiştir. Aynı zamanda, Türkçe olarak yazdığı ve ilk ders kitabı niteliğinde olan Vatan Dili kitabının da müellifidir. Bu çalışmada, Hasan Rüşdiye’nin kesintisiz mücadelesi ve eğitim alanındaki katkıları incelenmiş, Vatan Dili kitabının önemi ve bu eserde yer alan zengin folklorik malzeme, özellikle atasözleri ve deyimler ele alınmıştır.
ANAHTAR SÖZCÜKLER: Ceditçilik, Hasan Rüşdiye, “Vatan Dili”, Atasözü ve deyim, Tebriz.