Türkiye Spor Bilimleri Dergisi, cilt.6, sa.2, ss.73-82, 2022 (Hakemli Dergi)
Bu çalışmanın amacı, egzersiz katılımcıları için egzersiz bağımlılığı ve sosyal görünüş kaygısındaki farklılıkları belirlemek ve egzersiz bağımlılığı semptomları ile sosyal görünüş kaygısı arasındaki ilişkiyi tespit etmektir. Araştırma grubunu 79 kadın ve 167 erkek olmak üzere toplam 246 (ortalama yaş: 26,94 yıl) egzersiz katılımcısı oluşturmuştur. Katılımcıların tümü “Egzersiz Bağımlılığı Ölçeği-21” ve “Sosyal Görünüş Kaygısı Ölçeği”ni cevaplamışlardır. Parametrik testlerin varsayımlarının karşılanmasından sonra, verilerin analizi için t-testi, MANOVA, ANOVA ve Pearson korelasyon analizleri kullanılmıştır. MANOVA analizi sonuçları, cinsiyet değişkenine göre “Egzersiz Bağımlılığı Ölçeği-21”in “Zaman ve Egzersiz Tercihi”, “Kontrol Eksikliği” ve “Tolerans” alt boyut puanlarının anlamlı olarak farklılaştığı tespit edilmiştir (p<0.05). Egzersize katılım sıklığı değişkenine göre ise, “Egzersiz Bağımlılığı Ölçeği-21”in “Devamlılık” alt boyutu hariç tüm alt boyutlarında grupların ortalama puanları arasında istatistiksel olarak anlamlı farklılık vardır (p<0.05). Yapılan t-testi analizi sonuçları bireysel ya da grup olarak egzersize katılan bireylerin sosyal görünüş kaygısı ortalama puanları arasındaki farkın anlamlı olduğunu göstermiştir (p<0.05). Bununla birlikte, sosyal görünüş kaygısı ile “Egzersiz Bağımlılığı Ölçeği-21”in “Zaman ve Egzersiz Tercihi” ve “Devamlılık” alt boyutları arasında pozitif ve anlamlı ilişki vardır. Sonuç olarak, egzersize daha sık katılan bireylerin daha yüksek egzersiz bağımlılığı semptomları gösterdiği, egzersize daha az sıklıkla katılanların ise daha düşük seviyede sosyal görünüş kaygısına sahip olduğu söylenilebilir