8. Uluslararası Tıp ve Sağlık Bilimleri Kongresi, Baku, Azerbaycan, 27 - 29 Ağustos 2025, cilt.1, ss.1-10, (Tam Metin Bildiri)
Dikkat
Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu (DEHB), dikkat süresinde kısalma, dürtüsel
davranışlar, aşırı hareketlilik gibi semptomlarla kendini gösteren
nörogelişimsel bir bozukluktur. Tıp fakültelerinde, DEHB üzerinde etkili olan
çok boyutlu faktörleri analiz etmek, hedeflenmiş müdahale ve destek
stratejilerinin geliştirilmesi açısından önemlidir. Bu araştırma, Ankara
Üniversitesi Tıp Fakültesi, İngilizce Tıp Programı dönem 1 ve 2 öğrencilerinde
dikkat eksikliği ve hiperaktivite
bozukluğu ile ilişkili faktörlerinin değerlendirilmesini amaçlamaktadır. Kesitsel
tipteki bu çalışmaya 2024-2025 eğitim yılında, Ankara Üniversitesi Tıp
Fakültesi, İngilizce Tıp Programı’nda öğrenim gören dönem 1’den 59 ve dönem
2’den 74 kişi katılmıştır. Veri, 21 sorudan oluşan, katılımcıların bilgi,
beklenti ve bakış açılarını sorgulayan anket ve 18 maddelik Erişkin Dikkat
Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu Kendi Bildirim Ölçeği (ASRS) ile
toplanmıştır. Veri analizi SPSS 30 programı kullanılarak yapılmıştır. Anne-babası birlikte olmayanlar,
kronik/psikiyatrik hastalığı olanlar, alkol kullananlar, haftada 5 saat üzeri
arkadaşlarıyla vakit geçirenler, tıp fakültesi tercihinden pişman olanlar ve
fakültedeki başarı durumunu çok kötü/kötü olarak değerlendirenler, günlük 6
saatten fazla internet kullananlar ölçekten anlamlı şekilde daha yüksek skor
almıştır (p<0,05). Cinsiyet, sınıf, gelir, anne-baba eğitim durumu,
yaşanılan yer, kitap okuma sıklığı ve sigara içme durumu açısından ise anlamlı
fark yoktur (p>0,05). Öğrenci destek
birimleri, psikolojik danışmanlık hizmetleri ve akademik rehberlik sistemleri
ile DEHB riski altındaki bireylerin erken tanınması ve destekleyici
müdahalelerin planlanması, akademik başarıyı ve psikolojik iyi oluşu artırmak
açısından kritik önem taşımaktadır. Gelecekte yapılacak araştırmalarda farklı
fakülteler ve geniş örneklem gruplarıyla daha kapsamlı analizlerin yapılması ve
boylamsal çalışmalar ile DEHB’nin akademik yaşam üzerindeki uzun dönemli
etkilerinin daha net ortaya konması önerilmektedir.