GENÇ SÜREKLİ DİŞLERDE MTA AMPUTASYONU: 2 OLGU SUNUMU


Creative Commons License

Yılmaz U. Y., Bezgin T.

29. İZDO Uluslararası Bilimsel Kongre ve Sergisi, İzmir, Türkiye, 4 - 06 Kasım 2022

  • Yayın Türü: Bildiri / Özet Bildiri
  • Basıldığı Şehir: İzmir
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Ankara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

AMAÇ: Genç daimi dişlere uygulanan vital endodontik tedaviler apeksogenezisin devamını amaçlayan tedavilerdir. Bu tedavi yöntemleri, sadece açığa çıkan pulpayı tedavi etmek değil, kök pulpasının canlılığını devam ettirerek kökün gelişimini tamamlaması için uygun bir ortam sağlamayı amaçlamaktadır. Bu olgu sunumunun amacı, pulpa perforasyonu gelişen dişlere mineral trioksit agregat (MTA)kullanılarak yapılan amputasyon tedavilerinin takibini bildirmektir.

OLGU SUNUMU:

OLGU 1: Parsiyel amputasyon: 12 yaşındaki hasta kliniğe sağ alt bölgesinde ağrı şikayeti ile başvurmuştur. Klinik ve radyografik muayenede hastanın sağ alt birinci büyük azı dişinde önceden amalgam dolgu bulunduğu ve hastanın ilgili dişinde bulunan semptomların reversible pulpitis belirtileriyle uyumlu olduğu tespit edilmiştir. Rubber dam izolasyonu altında sekonder çürük dokusu temizlendikten sonra mezial kanal ağızlarında perforasyon meydana gelmiştir. Perforaşyon bölgeşinden pulpa dokuşu yaklaşık 2 mm derinlikte çıkartılmıştır. Kanama, kavitede 5 dakika NaOCl emdirilmiş steril pamuk pelet bekletilerek kontrol altına alınmıştır. Perforasyon bölgesine MTA Angelus (Angelus; Londrina, Brazil) yerleştirilmiştir. Geleneksel cam iyonomer siman kaide (GCİS) (VOCO Ionofil® U, Germany) uygulamasının ardından, dişin daimi restorasyonu (GC Posterior Kompozit; GC Dental, Tokyo, Japan) yapılmıştır. 14 aylık kontrol seansında vitalitesi devam eden dişte herhangi bir klinik ya da radyografik patoloji tespit edilmemiştir.

Olgu 2: Total amputasyon: 14 yaşındaki hasta kliniğe sol alt bölgesindeki ağrı nedeniyle başvurmuştur. Klinik ve radyografik muayene sonucunda sol alt birinci büyük azı dişinde derin dentin çürüğü bulunduğu ve semptomların reversible pulpitis belirtileri ile uyumlu olduğu görülmüştür. Rubber dam izolasyonu altında çürük dokusu temizlendikten sonra enfekte pulpa dokusu, kanamanın kontrol altına alınabildiği radiküler pulpa seviyesine kadar çıkartılmıştır. Ardından MTA Angelus (Angelus; Londrina, Brazil) kanal ağızlarındaki pulpa dokusu üzerine yerleştirilmiştir. Ardından dişin daimi restorasyonu yapılmıştır. 14 aylık kontrol seansında vitalitesi devam eden dişte herhangi bir klinik ya da radyografik patoloji tespit edilmemiştir.  Hasta takipleri devam etmektedir.

 

SONUÇ: İmmatur daimi dişlerde parsiyel veya total amputasyon seçenekleri, doğru endikasyon, uygun izolasyon koşulları ve özellikle uygun biyomateryal seçimi ile kök kanal tedavisine alternatif olarak uygulanabilir. Bu Konuda uzun dönem takipli prospektif klinik çalışmalara ihtiyaç vardır.

Anahtar kelimeler: Mineral trioksit agregat, parsiyel amputasyon, total amputasyon