Akademik Veri Yönetim Sistemi
AVRASYA 13th INTERNATIONAL CONFERENCE ON APPLIED SCIENCES, Toskent, Özbekistan, 27 - 30 Haziran 2025, ss.1-14, (Tam Metin Bildiri)
İklim değişikliği insan eliyle yaratılmış olan küresel bir sorundur. Sanayi devrimi ile başlayan, teknolojik buluşlarla ilerleyen, insan faaliyetleri ile artan bu küresel sorun, insan sağlığı ve ekosistemler üzerinde, ekonomide ve kentlerde olumsuz sonuçlar doğurmaktadır. Nitekim, iklim değişikliğinin kentlerde yağış, sel ve fırtına gibi olayların sıklığının ve şiddetinin artması, sıcaklıkların artması, kuraklık ve deniz seviyesinde yükselme gibi ciddi sorunlara yol açtığı söylenebilmektedir. Türkiye’nin son yıllarda hızlı bir kentleşme sürecine girmesiyle beraber, kırsal nitelikli alanların kentsel alanlara dönüşümü, geçirimli yüzeylerin yerini geçirimsiz yüzeylerin alması, plansız kent geometrisinin oluşumu ve çevre ile bütünleşik kent plan ve tasarım anlayışının azalması gibi nedenlerle iklim değişikliğinin bu olumsuz etkileri daha belirgin ve ciddi şekilde kendini göstermeye başlamıştır. İklim değişikliğinin kentler üzerindeki en önemli etkilerinden biri, sellerin sıklığı ve şiddetindeki artıştır. Özellikle son yıllarda ani ve şiddetli yağışlara bağlı olarak meydana gelen sel felaketlerinde can ve mal kayıpları meydana gelmektedir. Kent merkezindeki yoğun hava kirliliği, solunum yolu hastalıklarının yaygınlaşmasına neden olmakta, solunum yolu rahatsızlıklarına bağlı ölümlerde yükselişe yol açabilmektedir. Benzer şekilde artan sıcaklıklara bağlı olarak özellikle yaz aylarında sağlık kuruluşlarına başvuru sayılarında artış olduğu istatistiklerden anlaşılmaktadır. Sıcaklıkların artışı aynı zamanda orman yangını riskini de artırmaktadır. Bu çalışmada, iklim değişikliğinin kentsel alanlardaki etkilerinin istatistiksel veriler ışığında incelenmesi amaçlanmış, örneklem bölgesi olarak Türkiye'nin başkenti Ankara ele alınmıştır. Bu bağlamda kentin sıcaklık, yağış, hava kalitesi ve aşırı hava olayları gibi meteorolojik ve çevresel verileri analiz edilerek bir değerlendirme yapılmıştır. Elde edilen bulgular, özellikle yaz aylarında artan sıcaklıklar ve yağış rejimindeki düzensizlikler nedeniyle Ankara’nın hem çevresel hem de toplumsal açıdan risk altında olabileceğini göstermektedir.