Ankara’nın Kentsel Hafızasında Kamu Binalarının Rolü


Yılmaz Bayram Z., Güneş P.

4th International Civil Engineering & Architecture Conference (ICEARC'25), Trabzon, Türkiye, 17 - 19 Mayıs 2025, ss.1067-1075, (Tam Metin Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Basıldığı Şehir: Trabzon
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.1067-1075
  • Ankara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Kentsel hafıza, bir kentin kimliğini kolektif bilinç içerisinde şekillendiren mekânsal, sosyal ve kültürel unsurları kapsar. Bu çalışma, Ankara’nın kentsel hafızasında kamu binalarının rolünü, kentin eski yerleşim alanları (Ulus, Kızılay) ile yeni gelişen bölgeleri (Çayyolu, Yaşamkent) arasında karşılaştırmalı olarak incelemektedir. Anketler ve zihinsel haritalama (mental mapping) yöntemleri aracılığıyla kamu binalarının farklı mekânsal bağlamlardaki algısal karşılıkları araştırılmıştır. Anket katılımcıları, kamu binalarını erişilebilirlik, kullanım durumu ve kentsel kimliğe katkı açısından değerlendirmiş; zihinsel haritalar ise bölgeler arası algısal farklılıkları ortaya koymuştur.

Çalışma, kamu binalarının kent peyzajı içindeki bilişsel konumlanışlarını anlamada mekânsal süreklilik ve bölgesel haritalamanın önemine dikkat çekmektedir. Ayrıca, şehir hastaneleri gibi büyük ölçekli kamu yatırımları da analiz edilerek bu yapıların kentsel dokuya entegrasyonu, kullanıcı erişilebilirliği, işlevsel uyumları ve kentsel hafızayı güçlendirme potansiyelleri değerlendirilmektedir. Elde edilen bulgular, özellikle yeni gelişen bölgelerde, fiziksel ve algısal bağları güçlendiren tasarım stratejilerinin gerekliliğini vurgulamaktadır.

Araştırma, kültürel hafızayı korurken kentsel kimliği pekiştiren, insan odaklı ve sürdürülebilir planlama yaklaşımlarının benimsenmesini önermektedir. Ankara özelinde, kamu binalarının algısal sürekliliğinin güçlendirilmesi, bu yapıların kentsel bağlamla anlamlı bir biçimde bütünleştirilmesi ve mekânsal-simgesel bütünlüğü destekleyen planlama süreçlerinin uygulanması tavsiye edilmektedir. Bu çalışma, tarihsel kimlik ile güncel gelişmeler arasındaki boşluğu kapatmayı hedefleyen öneriler sunarak, kamu binalarının kolektif hafızanın etkin bileşenleri olarak korunmasına katkı sağlamaktadır.

Urban memory encapsulates the spatial, social, and cultural elements that shape a city’s identity within collective consciousness. This study explores the role of public buildings in Ankara’s urban memory by comparing older (Ulus, Kızılay) and newer (Çayyolu, Yaşamkent) residential areas. Through surveys and mental mapping, it investigates how public buildings are perceived in different spatial contexts. Survey participants evaluated public buildings in terms of accessibility, usage, and contribution to urban identity, while mental mapping revealed perceptual differences between areas. The study emphasizes the significance of spatial continuity and regional mapping in understanding how public buildings are cognitively positioned within the urban landscape. Additionally, it analyzes large-scale public developments, such as city hospitals, focusing on integration with the urban fabric, user accessibility, functional harmony, and the potential to strengthen urban memory. Findings underline the necessity of design strategies that enhance both physical and perceptual connections, especially in newly developed areas. The research proposes human-centered and sustainable urban planning approaches that preserve cultural memory while fostering urban identity. For Ankara, the study recommends reinforcing the perceptual continuity of public buildings, integrating them meaningfully into the urban context, and adopting planning processes that support spatial and symbolic coherence. This work contributes to urban studies by offering strategies to bridge the gap between historical identity and contemporary development, ensuring public buildings remain active components of collective memory.