Yeni Medya Kongresi, İzmir, Turkey, 4 - 05 October 2019, pp.235, (Summary Text)
İçinde bulunduğumuz dönemde, büyük bir çoğunluğun gündelik hayatının önemli bir kısmı
yeni iletişim teknolojileri etrafında şekillenmektedir. İnternetin yaygınlaşması ile birlikte
gelişen sosyal medya platformları, akıllı telefonların yaygınlaşmasıyla çeşitlenerek artmış ve
her an her yerden ulaşılabilmesi nedeniyle oldukça yoğun kullanılan ortamlar haline gelmiştir.
Günümüzde giyim stillerinden nelerin tüketileceğine, gündelik pratiklerden hangi mekanlara
gidilip nasıl sosyalleşileceğine kadar sosyal yaşamın çeşitli unsurları sosyal medyadaki
paylaşımların etkisi ile şekillenmektedir. Sosyal medyada neyin nasıl paylaşıldığının önem
kazanmasıyla görsellik sosyal hayatın önemli bir unsuru haline gelmiştir. Bu durum, kent ve
çeşitli kamusal mekanlar ile ilgili paylaşımlarda da gözlemlenebilir. Bu gönderilerde belirli tür
mekanların ve bu tür mekanlardaki belirli pratiklerin öne çıktığı ve benzer örneklerin de sürekli
arttığı izlenebilmektedir. Bu paylaşımlar dolayımıyla belirli tür mekanlar ve burada gerçekleşen
çeşitli pratikler belirli şekillerde sunulmakta ve böylece kentin ve kent mekanlarının yeni
medya aracılığıyla anlamı ve yeni deneyim biçimleri de üretilmektedir. Diğer bir deyişle kent ve
kentteki çeşitli mekanlar sosyal medya dolayımıyla üretilmekte, tüketilmekte ve yeniden
üretilmektedir. Bunun sonucu olarak sadece mekan değil mekansal pratikler, mekanın
algılanma ve tanımlanma şekli, mekandaki sosyal ilişkiler ve bu ilişkilerdeki eşitsizlikler de
üretilmekte ve yeniden üretilmektedir.
Bu çalışmanın konusu temelde sosyal medya paylaşımları ile mekanın anlamının ve mekanı
deneyimleme biçimimizi nasıl değiştirdiğidir. Bir diğer deyişle kentin ve kentsel mekanların
deneyimleme şeklinin yeniden üretilmesinde sosyal medyanın rolü tartışılmaya çalışılacaktır.
Böylece mekanın, mekansal pratiklerin, mekanın anlamının ve burada gerçekleşen ilişkilerin
sosyal medya dolayımıyla nasıl değiştiği, sanal alan ilefiziksel mekan arasındaki karşılıklı
etkileşim anlaşılmaya çalışılacaktır. Çalışma, sosyal bilimler içindeki güncel tartışmaları takip
ederek mekanı nötr bir sahne değil toplumsal olarak üretilen aynı zamanda kendisi de
toplumsal olayları etkileyen bir unsur olarak ele alacaktır. Bu çerçevede Henri Lefebvre'in
mekanın üretimi ile ilgili görüşleri takip edilecektir. Mekânı toplumsal sürecin ürünü olarak ele
alarak Lefebvre'nin yaklaşımı aynı zamanda toplumsal pratikleri ve anlamı da mekânın üretim
sürecine dahil ettiği için çalışmada tercih edilmiştir. Mekanı hem ekonomik ve yönetsel
iktidarın ürettiği hem de gündelik gerçeklik içinde tecrübe edilen dolayısıyla çatışmaları
çelişkileri de barındıran sosyal bir olgu olarak ele alan Lefebvre mekânın toplumsal olarak
üretildiğini vurgular ve bu nedenlerle de onu 'sosyal mekân' olarak nitelendirir. Sosyal mekân,
üretim ilişkilerinin ve toplumsal ilişkilerin tüm karmaşıklığıyla yeniden üretildiği yerdir.
Çalışmada sosyal medya üzerinden çeşitli mekanlara dair yapılan paylaşımlar ele alınarak
mekanın üretimi görselimgeler, anlam ve de toplumsal pratikler çerçevesinde
değerlendirilecek ve mekanın nasıl yeniden üretildiği tartışılacaktır.