Diğer, ss.1, 2023
AÇ KALMANIN, ORUÇ TUTMANIN ve OTOFAJİNİN,
SAĞLIKLI YAŞAMDA ve KANSERDE ÖNEMİ
Prof.Dr.Cengiz Kurtman,
Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi,
Radyasyon Onkolojisi Anabilim Dalı Öğretim Üyesi
Otofaji (OFJ) auto; self, phagos; to eat kelimelerinden oluşup kendi içini yeme ve temizleme anlamına gelir. OFJ hücre içi gereksiz olan, zarar verecek artıkları, hücreye ait lizozom organeli ile temizlemesi, zararları yok ederek hücreyi tamir etmesi ve hatta bu artıklardan faydalı geri dönüşüm ürünleri sağlaması için önemlidir. Yoshinori Ohsumi otofaji araştırmaları ile 2016 yılında Nobel ödülü almıştır.
OFJ hasarlı-bozuk hücre içi yapıları ve gereksiz uzun ömürlü proteinleri veya toksik molekülleri ortadan kaldırarak geri dönüşüm sağlar, böylece hücre içi dengeyi düzenler. Düşük veya orta doz otofaji uyarımı, hücrenin büyümesine ve hücresel yapıyı düzenlemesine yardımcı olur, bu sayede zararlı ürünler birikemediğinden hücreler sağlıklı olarak uzun süre yaşarken, OFJ mekanizmalarının aşırı çalışması ile hücre içi yapıların çok fazla yok edilmesi nedeniyle, hücrenin yaşlanmasına ve kendi ölümüne (Programlanmış hücre ölümü; Apoptozis) neden olmaktadır.
Programlanmış hücre ölüm geni (apoptozis) olarak bilinen P53 geni (moleküler kütlesi 53 kilodalton olup on yedinci (17p13.1) kromozomdadır) ve PARP-1 (Poli adenosin difosfat-riboz polimeraz-1) genleri OFJ'nin başlatılmasında; mTOR (mamalian Target Of Rapamisinin) geni ve aktivitesini inhibe ederek sağlar.
Hayat
boyu fazla yemek yiyerek, hücrelere sürekli olarak yeni besin sağlanması OFJ mekanizmalarının
daha az çalışmasına ve böylece; hücre içinde kalıntıların, metabolizma
artıklarının birikmesine neden olmaktadır. Bu artık ürünlerin, uzun zaman
içinde kansere, erken yaşlanmaya, damar tıkanmalarına, romatizmal hastalıklara,
erken bunamaya, Alzheimer ve Parkinson hastalığı gibi hastalıklara neden olduğu
ileri sürülmektedir.
Normal
hayatta ve sağlıklı bireylerde nefsi dinlendirmek, az yemek ve kısa süreler
için aç kalmak iyidir. Dinimizde buna vurgu yapan birçok bilgi vardır. ORUÇ
tutmak insan sağlığı için önem arz eder.
Açlıktan beş
saat sonra OFJ geni çalışmaya başlar ve 10. saatte en yüksek seviyeye ulaşır.
72 saate kadar varan oruç tutmanın sağlıklı hücrelerde otofajiyi harekete
geçirerek, hücresel artıkların metabolizma için tekrar kullanımını sağladığı
ileri sürülmektedir. Açlık daha uzun sürerse normal hücre hasarına,
yaşlanmasına ve hücre ölümüne neden olmaktadır.
Normal dokuların bütünlüğü ve bağışıklık
sisteminin sağlıklı çalışması için dengeli ve yeterli besin gerekir. Sağlıklı bireylerin ORUÇ tutması, az yemesi, bazen aç kalması, spor
yapması, sarımsak, soğan, kırmızı meyve ve sebze tüketmeleri OFJ genini
çalıştırarak genç ve sağlıklı kalınmasını temin eder.
Otofajinin, normal bireylerde kanser
oluşumunu önlemeye ve hücreleri kurtarmaya çalıştığı, ayrıca kronik oksijen
yetmezliği ve beslenme yetersizliğinde gözlendiği ileri sürülmektedir.
Kanser tedavisi için kullanılan radyoterapi ve
kemoterapi ile hücrelerin içinde artan zararlı ve toksik oluşumlar, kanser ve
normal hücre yaşlanmasına ve ölmesine neden olurken, bu kanser hücrelerinin
parçalanması ile açığa çıkan hücre artık ve proteinlerinin bağışıklık (İmmün)
hücreleri tarafından tanınmasına da katkı sağlar. OFJ burada da katkı
yapabilmektedir. Radyoterapi, adeta aşı gibi, immün (Bağışıklık)
sistemin uyarısına ve vücudu yabancı şeylerden koruyan bu sistemin kanser
hücrelerini istenmeyen olarak tanımasına ve ortadan kaldırılmasına neden
olmaktadır (İmmünoterapi).
Kanser oluştuktan sonra hastanın aç
kalması kesinlikle tavsiye edilmez, çünkü kanser ana hücreleri damar yoluyla
oksijen ve besin sağlayamasa bile farklı yollardan da enerji üreterek, çoğalabilir
ve yayılabilir. Kanser oluştuktan
sonra ve kanser tedavileri sırasında ise beslenme yetersizliği ve aç kalmak
otofajiyi aktive edebilir, ancak kanser hücresini yok etmeye çalışan tedavi
etkilerinin de azalmasına neden olabilir ve bağışıklık (immün) sisteminin
çalışmasını bozabilir. Bu nedenle, kanser hastalarının iyi ve dengeli
beslenmeleri gerekir.
Kanser hastalarına hafif spor ve
egzersiz tavsiye edilmektedir böylece OFJ geni aktive olmakta, kas esnekliği,
kondisyon ve dengeli enerji kullanımı sağlanmakta, beden zayıflığı (Kanser Kaşeksisi)
ve aşırı kas erimesi (Sarkopeni) engellenebilmektedir. Ancak kanser hastalarına
aşırı egzersiz önerilmemelidir. Mide ve bağırsak sisteminde rahatsızlık yoksa OFJ
genini aktive eden gıdalar; sarımsak, allium özleri (soğan, pırasa, frenk
soğanı, arpacık soğanı vb), resvetratrol (kırmızı üzüm vb), kırmızı meyve ve
sebzeler diyete eklenebilir, böylece kanser hücresinin direnci engellenir ve
kanser hücresinin yok edilmesi sağlanır. Ancak bazı besin kaynaklarının kimi
kemoterapi ilaçları ile ters etki yaptığı bilindiğinden, onkoloji uzmanları ve
diyetisyenlerden bilgi ve destek alınmalıdır.
Sonuç olarak, kanser hastalarına OFJ uyarısı
için aç kalması kesinlikle tavsiye edilmemektedir. OFJ uyarısı yapılarak kanser
hücresinin yok edilmesini hedefleyen ancak normal ve sağlıklı dokuları etkilemeyen
akıllı ilaç geliştirilmesi için çok disiplinli ekip araştırmalarına devam edilmesi
gereklidir.
C. Kurtman, M. Öztatlıcı, M. Üçöz, Ö. Karakoyun
Çelik, I. Sokur, M. Kemal
Özbilgin. Mitophagy
in the A549 lung cancer cell line, radiation-induced damage, and the effect of
ATM and PARKIN on the mitochondria. Int J Radiat Res. 2022; 20 (1):
9-13
C. Kurtman, I. Sokur, O.
Martsenius, T. Nesterenko, M.K. Ozbilgin. The radiation-induced
autophagy may save cancer or cause apoptosis. Practical Oncology. 2021; 4
(3-4): 1-8
C. Kurtman, I. Sokur, M.K.Ozbilgin. The Radiotherapy Might Be A Vaccine For Immmun
Response. Middle East J Science. 2019; 5 (1): 94-105
M.K. Özbilgin, E.T. Uluer, G. Kahraman, P.K. Sönmez,
E.Gümüştepe, C. Kurtman. Radyoterapi Uygulaması Akciğer Dokusunda Otofajiyi Artırıyor
mu? UASK. 2019; SS-048: 59