Yeni Dünya’da Osmanlı İzleri: Şilili Benedicto Chuaqui’nin Hatıratında Göç, Kimlik ve Uyum Süreci


Creative Commons License

Kayacık Z.

History Studies, cilt.17, sa.2, ss.437-454, 2025 (Scopus)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 17 Sayı: 2
  • Basım Tarihi: 2025
  • Dergi Adı: History Studies
  • Derginin Tarandığı İndeksler: Scopus, TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.437-454
  • Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
  • Ankara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

XIX. yüzyılın sonundan XX. yüzyıl başına kadar Osmanlı topraklarından Latin Amerika ülkelerine göç eden ve Osmanlı pasaportu taşımalarından ötürü kendilerine turcos denilen göçmen nüfus, göç süreciyle ilgili deneyimlerini anlattıkları gazete, dergi ve hatırat gibi çeşitli eserler kaleme almışlardır. Bu eserlerde gerek göç ettikleri ülkelerde karşılaştıkları sosyo-kültürel dinamikleri gerekse eski kimliklerini koruma çabalarını dile getirmişlerdir. Dahası, bu göçmenler o dönemde Osmanlı tebaasına mensup olmalarına rağmen kendilerine göç ettikleri bölgelerde turcos denilmesinden duydukları hoşnutsuzluğu çeşitli vesilelerle ifade etmişledir. Bu tür eserlerin önemli örnekleri arasında turcos kökenli Şilili yazar Benedicto Chuaqui’nin kaleme aldığı Memorias de Un Emigrante (Bir Göçmenin Hatıraları) adlı hatıratı gösterilebilir. O dönemde Osmanlı’nın kırsal kesimlerinde yaşamın zorlaşması, toplumlararası çatışmaların yaşanması ve Amerika kıtasında daha iyi yaşam koşullarının, zenginliğin ve refahın var olduğuna dair inanış bölgeye daha fazla göçün yaşanmasına neden olmuştur. Bu makalede, Latin Amerika’da turcos göçüyle ilgili basılan eserler aracılığıyla ilgili göç yazının ve göç sürecinin anlaşılmasına katkıda bulunmak amacıyla, Şilili yazar Benedicto Chuaqui’nin Memorias de Un Emigrante (Bir Göçmenin Hatıraları) adlı yapıtındaki göç süreci nitel içerik analizi yaklaşımı çerçevesinde incelenmiştir. Bu bağlamda, söz konusu eserde göç sürecine ilişkin değerlendirmelerde bulunurken göçün sebepleri, göç yolculuğu ve Şili’ye varış; yeni ülkeye ve kültüre adaptasyon süreci ve bu süreçte karşılaşılan zorluklar; göçün kimlik üzerindeki etkisi gibi yazarın göç deneyimine ışık tutan temel hususlar ele alınmıştır.

During the late 19th and early 20th centuries, migrants from Ottoman territories to Latin

America were often labeled turcos due to their Ottoman passports. These individuals

documented their migration journeys and settlement experiences through various mediums,

such as newspapers, magazines, and memoirs. These accounts offer a detailed portrayal of the

socio-cultural challenges faced in their new countries and the ongoing efforts to preserve their

cultural identities. A recurring concern in these narratives is the frustration many migrants felt

about being identified as turcos, despite their diverse ethnic and religious backgrounds within

the Ottoman Empire. One particularly significant example is Memorias de un Emigrante

(Memoirs of an Emigrant), a memoir by Benedicto Chuaqui, a Chilean writer of turcos descent.

This work provides valuable insights into the migration process and the personal experiences

of Ottoman migrants in Latin America. Factors such as poor living conditions in rural Ottoman

regions, intercommunal conflicts, and the belief in greater opportunities in the Americas served

as powerful motivations for migration during this period. This article analyzes Chuaqui’s

memoir using a qualitative content analysis approach to contribute to a deeper understanding

of migration literature and the specific experiences of turcos in Latin America. The analysis

focuses on key aspects of the migration experience, including the reasons for leaving the

Ottoman Empire, the physical and emotional journey to Chile, the process of adapting to a new

society and culture, the obstacles faced during integration, and the broader impact of migration

on the author’s identity. Through this analysis, the article highlights the significant role of

literary works in preserving the memory of migration and providing nuanced perspectives on

the challenges and transformations migrants underwent. By examining Chuaqui’s experiences,

the study also sheds light on the broader historical and cultural context of turcos migration,

enriching our understanding of identity, displacement, and resilience in the face of cultural

change.