Antroposen: Küresel Değişimin Politiği


Creative Commons License

Bekaroğlu C. E.

DTCF Dergisi, cilt.62, sa.2, ss.1130-1149, 2022 (Hakemli Dergi)

  • Yayın Türü: Makale / Tam Makale
  • Cilt numarası: 62 Sayı: 2
  • Basım Tarihi: 2022
  • Doi Numarası: 10.33171/dtcfjournal.2022.62.2.12
  • Dergi Adı: DTCF Dergisi
  • Derginin Tarandığı İndeksler: TR DİZİN (ULAKBİM)
  • Sayfa Sayıları: ss.1130-1149
  • Ankara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

İnsanın Yer sisteminin işleyişini değiştiren bir jeolojik kuvvet olduğunu ve yeryüzündeki
etkinliği sayesinde artık yeni bir çağa geçildiğini savlayan Antroposen düşüncesi,
özellikle yeni binyılın başından itibaren bir dizi tartışmaya konu olmaktadır. Söz konusu
tartışmaların birden fazla boyutu olmakta birlikte, Antroposen olarak adlandırılacak yeni
bir devrenin başlangıç zamanına yönelik olarak getirilen önerilerin birbirinden farklı
içerimlere sahip olması, Antroposen'le ilgili tartışmalara politik bir bağlam da
kazandırmaktadır. Bu doğrultuda bu çalışmada, Antroposen'in ne zaman başladığına
ilişkin öne sürülmüş temel görüşler tanımlanmış ve her bir düşüncenin ne türlü politik
imalara sahip olduğu irdelenmiştir. Antroposen'in başlangıcına yönelik öne sürülen
hipotezler, esasında, Homo sapiens'in geçmişte deneyimlediği dört büyük geçiş dönemini
milat olarak almaktadır. Bunlardan birincisi “tarım devrimi”, ikincisi 15. yüzyıldan
itibaren Yeni Dünya ile Eski Dünya'nın karşılaşmasını ifade eden “küreselleşme 1.0”,
üçüncüsü “sanayi devrimi” ve dördüncüsü ise İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra küresel
örgütlenme, büyüme ve verimlilikteki olağanüstü dönüşümleri imleyen “büyük
hızlanma”dır. Bunlardan tarım devrimi ile sanayi devrimi enerji kullanımındaki,
küreselleşme 1.0 ile büyük hızlanma ise örgütlenmedeki büyük değişimi yansıtmaktadır.
Bunlardan birincisinde (Erken Antroposen hipotezi), Antroposen dünyasını ortaya
çıkaran gelişme, uygarlığa geçişin -belki istenmeyen ama- doğal bir sonucudur ve küresel
değişimin sorumluluğu insana aittir. İkincisinde (Orbis hipotezi ve sanayi devrimi
hipotezi), bir buzularası dönemin sahip olduğu doğal sinyaller kolonyalizmle ya da sanayi
devrimiyle aşılmıştır. Bu bakımdan tümüyle farklı bir çalışma moduna sıçramış olan bir
dünyanın yaratılmasının sorumluluğu (beyaz, eril, Hristiyan olan) Batı Avrupalılara aittir.
Üçüncüsünde ise (büyük hızlanma hipotezi), her ne kadar Antroposen dünyasını
yapılandıran gelişmeler sanayi devriminden itibaren yaşanmaya başlamış olsa da, Yer
sistemindeki ziksel-kimyasal-biyolojik mekanizmalarda gözlenen olağanüstü
değişimler İkinci Dünya Savaşı'ndan sonra gerçekleşmiştir ve bu doğrultuda,
Antroposen'in etik ve politik sorumluluğunu gelişmiş ve gelişmekte olan ülkeler
paylaşmak durumundadır.