Renal tutulumu olan sistemik lupus eritematozus hastalarının demografik, klinik ve laboratuvar özellikleri, tek merkez retrospektif çalışma


Usta A., Mahmutoğlu Y., Ergül Ç., Karaman Ongun Z., Gaydan A., Göveç Gıynaş N., ...Daha Fazla

24. Ulusal Romatoloji Kongresi, Antalya, Türkiye, 26 - 30 Ekim 2024, cilt.16, ss.239, (Tam Metin Bildiri)

  • Yayın Türü: Bildiri / Tam Metin Bildiri
  • Cilt numarası: 16
  • Basıldığı Şehir: Antalya
  • Basıldığı Ülke: Türkiye
  • Sayfa Sayıları: ss.239
  • Ankara Üniversitesi Adresli: Evet

Özet

Renal tutulumu olan sistemik lupus eritematozus hastalarının demografik, klinik ve laboratuvar özellikleri, tek merkez retrospektif çalışma

Ahmet Usta, Yeter Mahmutoğlu, Çetin Ergül, Zehra Karaman, Abdülbaki Gaydan, Nilgün Güveç Gıynaş, Ahmet İlbay,
Serdar Sezer, Mücteba Enes Yayla, Emine Uslu, Aşkın Ateş, Murat Turgay

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi, İç Hastalıkları Anabilim Dalı, Romatoloji Bilim Dalı, Ankara

Amaç: Sistemik lupus eritematozus (SLE), yaygın olarak böbrekleri etkileyen multisistem otoimmün bir hastalıktır. Lupus nefriti, SLE de böbrek hasarının en yaygın nedenidir ve morbidite ve mortalite için önemli bir risk faktörüdür. Bu çalışmada SLE renal tutulumu olan hastaların demografik, klinik ve serolojik farklılıklarını ortaya koymak amaçlanmıştır.

Yöntem: 2010-2024 yılları arasında Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Romatoloji Polikliniği’ ne başvuran 433 SLE hastası retrospektif olarak değerlendirildi. Renal tutulumu olan ve olmayan hastalar karşılaştırıldı. Renal tutulum; proteinüri, aktif idrar sedimenti olması ya da renal biyopsi ile SLE nefriti varlığı gösterilmesi olarak tanımlandı.

Bulgular: Dört yüz otuz üç SLE hastasının 158 (%36,5)’inde (%82,3 kadın, %17,7 erkek) renal tutulum saptandı. Renal tutulumu olan hastalarda kadın cinsiyet daha fazlaydı (p=0,013) ve hastaların tanı yaşı daha gençti (p<0.001). Renal tutulumu olan hastalarda bulgular kümülatif olarak değerlendirildiğinde, renal tutulumu olan hastalarda olmayanlara göre laboratuvar bulgularda hematüri (%50,3 ile %8,4 p<0,001), proteinüri (%95,5 ile %8,7 p<0,001), piyüri (%40,3 ile %21,8 p<0,001); serolojik bulgularda ds DNA normalin üstü (%82,6 ile %69,1 0.002), Sm (%33,6 ile %23,7, p=0,044) ve nRNP/Sm (%29,2 ile %18,3 p=0,017);tedavilerde ise glukokortikoid (%97,5 ile %84,4 p<0,001), azatioprin (%66.7 ile %39.4 p<0,001), siklofosfamid (%47 ile %5,2 p<0,001), mikofenolat mofetil (%58,7 ile %13,0 p<0,001), tacrolimus (%5,0 ile %0,0 p<0,001) ve ACE inhibitörü (%42,9 ile %9.1 p<0,001) kullanımı istatistiksel olarak anlamlı düzeyde yüksekti (Tablo 1).

Sonuç: Renal tutulumu olan hastalarda ds DNA, Sm ve nRNP/Sm antikorları varlığının ve glukokortikoid azatioprin siklofosfamid mikofenolat mofetil,tacrolimus ve ACE inhibitörü kullanımının daha yaygın olduğunu saptadık.

Anahtar Kelimeler: Sistemik lupus eritematozus, lupus nefriti, glomerüler filtrasyon hızı