Tezin Türü: Yüksek Lisans
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2018
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Hasan Parça
Danışman: BÜLENT GÜLÇUBUK
Özet:Tarım sektörü her geçen gün yeni teknolojiler ve farklı sektörler çıkmasına rağmen dünyada sosyal ve ekonomik anlamda önemini korumaya devam etmektedir. Tüm dünyada çalışanların sağlıklarını ve güvenliklerini koruma yönünde çalışmalar mevcuttur. Tarım sektörü de içerdiği tehlikeler ve riskler dolayısı ile sadece bulunduğu işletmedeki bireyleri etkilemekle kalmamakta bazı noktalarda bir bölgedeki veya coğrafyadaki insanları ve diğer canlıları da etkileyebilmektedir. Mevcut bu durumuyla tarımda iş sağlığı ve güvenliği üzerinde ciddiyetle durulması gereken bir alandır. Türkiye 2004 sonrası Avrupa Birliği’ne üyelik çalışmaları neticesi ve uluslararası anlaşmalar sonucunda sosyal güvenlik alanında önemli düzenlemelere gitmiştir. Türkiye’de 2012 yılında yayınlanan 6331 sayılı “İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu” çalışan sayısı bir ve daha fazla olmak üzere tüm sektörleri kapsamaktadır. Kanun’un yürürlüğe girmesi ile beraber tarım, orman ve su ürünleri gibi iç içe geçmiş sektörlere de iş sağlığı ve güvenliği kuralları geçerli olmuştur. Bu çalışmada buradan hareketle tarım işletmelerinin yapıları, işleyişleri ve 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanun’un tarım sektöründeki uygulamalarına yer verilmiştir. Ayrıca Ankara ili Beypazarı ilçesi tarım ürünleri üreticilerinin iş sağlığı ve güvenliği ile ilgili algı düzeyleri ortaya konularak ilgili Kanun’un tarım sektöründe uygulanabilirliği ve nasıl olması gerektiği tartışılmıştır. Çalışmanın ana materyalini Beypazarı ilçesinde 150 dekardan daha fazla alanda sebze üretimi gerçekleştiren 51 işletme sahibi ile yüz yüze görüşme yoluyla yapılan anketler oluşturmaktadır. Anketlerden toplanan verilerle işletmelerin sosyo-ekonomik durumları incelenmiş, bu işletmelerin iş sağlığı ve güvenliği algı düzeyleri ortaya konmuştur. Ayrıca bu işletmelerin iş sağlığı ve güvenliği açısından hangi faaliyetlerin risk unsuru oluşturacağı üzerinde durulmuştur. Bunlar hakkında alınan önlemler araştırılmıştır. Yapılan görüşmeler sonucunda lise ve ön lisans-lisans eğitim gören fertlerin tarımdan uzaklaştıkları anlaşılmaktadır. İncelenen işletmelerde mevsimlik Güneydoğulu tarım işçileri iş gücü açısından daha fazla tercih edilirken, yabancı uyruklu göçmen statüsündeki tarım işçilerinin de % 28 oranında tercih edildiği görülmüştür. 6331 Sayılı İş Sağlığı ve Güvenliği Kanunu ile ilgili olarak işletmelerin % 15,7’sinin bilgisi olduğunu ifade etmiştir. İşletmeler tarafından temel önlem olarak % 49 oranında tarım alet ve makineleri ile ilgili alınan önlemler ifade edilirken, ikincil en önemli önlem olarak % 41,2 oranında tarımsal ilaç ve kimyasalları ile ilgili önlemler olduğunu söylenmiştir.