Orta Paleolitik Dönem’de sedimantoloji ve Yontmataş analizleri ışığında Karain Mağarası E ve B gözleri bağlantısı


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2013

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: İrfan Deniz YAMAN

Danışman: Metin Kartal

Özet:

Çalışma, başlığının içinde de yer aldığı gibi, arkeolojik bir çalışma konusu olmasının yanında, jeolojik analiz sonuçlarını da içermektedir. Genel anlamda disiplinler arası bir çalışma yöntemiyle oluşturulmuştur. Bilindiği gibi Karain Mağarası, Paleolitik açısından oldukça zengin bir katlaşım ve yontmataş endüstri içermektedir. Söz konusu katlaşımın en yoğun görüldüğü dönem orta Paleolitik’tir. Mağaranın 1946 yılında keşfedilmesinden günümüze kadar devam eden kazı çalışmaları neticesinde, ortaya çıkan kesitler üzerinde stratigrafik çalışmalar belirli ölçüde yapılmıştır. Mağara içinde E gözü ve B gözü olmak üzere, kazı yapılan iki farklı alan bulunmaktadır. Bu iki göz çalışmaları sırasında bugüne kadar herhangi bir karşılaştırma çalışması gerçekleştirilmemiştir. Karain Mağarası’nın en kalın ve en önemli dolguları orta Paleolitik döneme aittir. Bu nedenle orta Paleolitik dönem katlaşımı, her iki göz arasında yapılacak karşılaştırma ve olası bağlantıları ortaya koyma çalışmasının konusu olarak belirlenmiştir. E ve B gözlerinde günümüze kadar sürdürülen kazı çalışmaları neticesinde oldukça önemli buluntular keşfedilmiştir. Sadece paleolitik dönem yontmataş endüstrilerinin bulunması açısından değil, aynı zamanda Neandertal insanına ait kalıntıların da ele geçmesi ile, mağaranın orta Paleolitik katlaşımının önemi daha da artmıştır. İki göz arasında günümüze kadar devam eden çalışmalar sırasında, birbirinden bağımsız olarak stratigrafik tanımlamalar yapılmıştır. E gözü daha fazla kazı çalışmaları yapılan bir alan olduğu için, bu gözde yer alan katlaşım daha ayrıntılı bilinmektedir. Ancak B gözü orta paleolitik katlaşımı ile ilgili bilgiler E gözü kadar detaylı değildir. Bu eksikliği gidermek adına öncelikle B gözü orta Paleolitik katlaşımı ortaya konulmuştur. Devamında ise, E ve B gözlerinde orta Paleolitik dönemde yer alan jeolojik seviyelerin benzerlikleri araştırılmıştır. Her iki gözde bu dönemle ilgili yapılan tüm çalışmalar bir araya getirilerek, iki göz arasında bağlantı kurmaya yarayabilecek tüm veriler değerlendirilmiştir. Orta Paleolitik dönem seviyelerindeki olası bağlantıları ortaya koyarken, arkeolojik verilerin yanı sıra sedimantolojik analiz sonuçlarından da yaralanılmıştır. İnce kesit analizi, XRDve XRF analizleri sonuçları, bize jeolojik seviyelerin sedimanlarının yapısıyla ilgili detaylı sonuçlar vermiştir. Sonuç olarak yukarıda bahsedilen çalışmalar neticesinde, Karain Mağarası E ve B gözlerinde, Orta Paleolitik dönemde yer alan jeolojik seviyelerden, hangilerinin birbirleriyle bağlantılı olduğu ortaya konulabilmiştir. Ortaya çıkan sonuç tatışmaya açıktır ve kesinlik içermez. Buna rağmen arkeoloji içinde farklı disiplinlerden yararlanarak oluşturulan bu çalışmanın, ilerde yapılacak başka çalışmalara örnek teşkil edebileceği düşünülmektedir.AbstractAs specified in the title, this study is not only archeological and it also includes the geological analysis results. It has been constituted based on the general interdisciplinary study method. Karain Cave is known to have a fairly rich sequence and lithic industry. The said sequence reached the most intensive level during the mid-Paleolithic Age. As a result of the excavation works form the discovery of the cave in 1946 up to this day, stratigraphic studies have been performed on the found sections. There are two different excavated areas in the cave, namely Chamber E and Chamber B, and there has not been conducted any comparison study between these two chambers. The thickest and most important fillings of the Karain Cave coincide with the mid- Paleolithic Age. Therefore sequence of the mid-Paleolithic Age was chosen as the subject matter to reveal the comparisons between these two chambers and their probable interrelatedness. Highly important findings were made pursuant to the excavation works performed in chambers E and B up to far. Besides the Paleolithic industries of the Paleolithic Age, remains of the Neanderthal human were also retrieved, which increased the importance of the mid-Paleolithic sequence of the cave even more. During the ongoing studies on the two chambers, stratigraphic definitions were made independent form one another. Since more excavation works have been performed in the chamber E, the sequence of this area is known more elaborately. And information about the mid-Paleolithic sequence of the chamber B is not as detailed as the chamber E. In order to make up for this deficiency, mid-Paleolithic sequence of the chamber B has been put forward first. Pursuant to this, similarities between the geological levels which prevailed during mid-Paleolithic Age in chambers E and B have been researched. All studies conducted about the related period of these two chambers have been collected together and all data which would help make connection between two chambers have been evaluated. While presenting probable relation of the levels during the mid-Paleolithic Age, sedimentological analysis results have been used in addition to the archeologicaldata. Thin section analysis, XRD and XRF analysis have also given us detailed results about the sediment structures of the geological levels. In conclusion, following the study above, we could set forward which geological levels of the mid-Paleolithic Age are interrelated in chambers E and B of the Karain Cave. The obtained result is controversial and indecisive. Nevertheless we consider that this study which has been conducted based on various disciplines of the archeology can set an example for the future studies.