Sıhhiye ve Muavenet-İ İçtimaiye Vekâleti’nden Sağlık Bakanlığı’na (1920-2000)


Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Türk İnkılap Tarihi Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2011

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: Gürkan TEKİN

Danışman: TEMUÇİN FAİK ERTAN

Özet:

İnsan sağlığı dünya tarihinde devletlerin ortaya çıkması ile birlikte devletlerce ilgilenilen başlıca konulardan birisi olmuştur. Çünkü devletin asli unsuru ve temel öğesi ülke topraklarında yaşayan insanlardır. Dolayısıyla devletlerin de varlıklarını sürdürebilmeleri ülkede yaşayan insanların sağlıklı olmaları ile mümkündür. Bu gün Türkiye Cumhuriyeti’nin üzerinde kurulu bulunduğu Anadolu topraklarında kurulan ilk Türk devletlerinden itibaren bizzat bu devletlerce idare edilen sağlık sistemleri mevcut olmuştur. Anadolu Selçuklu Devleti’nde ve klasik dönem Osmanlı Devleti’nde darüşşifa adı verilen sağlık kurumları temelinde sağlık örgütleri kurulmuştur. Bu örgütlerin en üst kademesinde görevli kamu görevlilerine ise başhekim veya hekimbaşı adı verilmiştir. 19. yüzyıldan itibaren Osmanlı Devleti’nde sağlık sistemi modernize edilerek bazı yeni sağlık kurumları kurulmuş ve sağlık alanında bazı yasal düzenlemeler yapılmıştır. Başlangıçta Nezaret şeklinde örgütlenen sağlık teşkilatı 1914 yılından itibaren Dahiliye Vekâleti’ne bağlı Sıhhiye Müdüriyet-i Umumiyesi tarafından idare edilmiştir. 1920 yılında Türkiye Büyük Millet Meclisi’nin açılması ile birlikte Türkiye’de sağlık teşkilatlanması tekrar Bakanlık düzeyinde gerçekleşmiştir. Sıhhiye ve Muavenet-i İçtimaiye Vekâleti adı ile kurulan Bakanlık, ülke genelinde tüm sivil sağlık örgütlenmesinden sorumlu kılınmıştır. 1923 yılında Cumhuriyet’in ilanı sonrasında tüm diğer kurumlarda olduğu gibi Sıhhiye ve Muavenet-i İçtimaiye Vekâleti’nde de örgütlenme yeniden yapılandırılmıştır. Cumhuriyet Dönemi’nin ilk Sağlık Bakanı olan ve yaklaşık 14 yıl boyunca bakanlık görevinde bulunmuş olan Doktor Refik Saydam döneminde sağlık alanında bir çok yasal düzenleme yapılmış ve bir çok yeni sağlık kurumu kurulmuştur. Buna paralel olarak Vekâletin de merkez ve taşra örgütünde gerekli düzenlemeler yapılmıştır. Başta bulaşıcı ve salgın hastalıklarla mücadele eden Sıhhiye ve Muavenet-i İçtimaiye Vekâleti Cumhuriyet İdaresi’nin toplumsal modernleşme projesinin de en önemli kurumlarından biri olmuştur. Doktor Refik Saydam sonrası özellikle Behçet Uz döneminde, sağlık sisteminin çağın gereklerine göre yeniden yapılandırılması için bazı çabalar sarf edilmeye çalışılmış ise de yeniden yapılandırma ancak 60’lı yıllardan itibaren gerçekleştirilebilmiştir. 60’lı yıllardan itibaren planlı döneme geçilmesi ile birlikte, Sağlık Bakanlığı Müsteşarı Doktor Nusret Fişek tarafından hazırlanan plan çerçevesinde sağlık hizmetleri sosyalleştirilmiş ve köylere kadar ulaşan sağlık kurumları kurulmuştur. Bu bağlamda Bakanlığın merkez ve taşra örgütünde de değişiklikler olmuştur. Bu dönemden itibaren uygulanacak olan sağlık politikaları hazırlanan beş yıllık kalkınma planları ile belirlenmiş ve Sağlık Bakanlığı’nca uygulanmıştır. 80’li yıllardan itibaren ise ülkede liberal politikalar izlenmeye başlamış ve sağlık alanında da bu doğrultuda yasal düzenlemeler yapılmıştır. 90’lı yıllarda yapılan yasal düzenlemeler ve uygulanmaya başlayan sağlık projeleri ile liberal sağlık politikaları desteklenmeye çalışılmış ancak örgütsel anlamda liberalleşme tam anlamı ile gerçekleştirilememiştir. 2000’li yıllardan itibaren ise bahsedilen liberalleşme politikaları doğrultusunda Türkiye’deki sağlık örgütlenmesi yeniden yapılandırılmaya başlamıştır.