Batı Balkanlar'ın neoliberal küreselleşmeye eklemesinin neo-gramsciyan yaklaşımı çerçevesinde analizi: Arnavutluk örneği


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: JONILDA RRAPAJ

Danışman: ATAY AKDEVELİOĞLU

Özet:

Bu tez Arnavutluk'un neoliberal küreselleşmeye eklemlenme sürecini incelemektedir. Bu doğrultuda, bürokratik sosyalizmin sona ermesinden sonra Arnavutluk'taki dönüşüm ve geçişe ilişkin alışılmış tartışmaların ve varsayımların çoğunu yeniden düşünmektedir. Tez, geçiş tartışmasını neoliberal düzenin kurulması ve gelişimi bağlamında temellendirmektedir. Batı Balkanlarla ilgili geçiş çalışmalarındaki hâkim yaklaşımlardan farklı olarak, bu çalışma Arnavutluk'un geçirdiği yapısal dönüşümün, ABD hegemonyası ve AB'nin neoliberal projesi bağlamında, neoliberal bir toplumsal ve uluslararası düzen kurma çabaları içerisinde anlaşılması gerektiğini öne sürmektedir. Daha spesifik olarak, 1990 sonrasında Arnavutluk'un uğradığı dönüşümün seyrini açıklamak için ülkenin iç özelliklerine odaklanmak yerine, Arnavutluk ile uluslararası aktörler ve kurumlar arasındaki hegemonik ilişki açıklanmaya çalışılır. Özellikle, Arnavutluk ile uluslararası aktörler ve kurumlar arasındaki hegemonik ilişkinin, yalnızca meşruiyet kaynağının toplumun gücünün dışında yerleştirildiği bir toplumsal düzenin kurulmasına yardım etmekle kalmayıp, aynı zamanda 1997 yılında devletin çöküşüyle sonuçlanan demokratikleşme ve kalkınma yolunun sorunlu olmasına da neden olduğu öne sürülür. Çalışma Arnavutluk'ta kurulan neoliberal düzen ve uluslararası kurum ve aktörler arasındaki hegemonik ilişkiyi görünür kılmak için Neo-Gramsciyan yaklaşımın teorik çerçevesinden yararlanır. Genel olarak, tez, Batı Balkanlarda bürokratik sosyalizmden neoliberal kapitalizme geçiş süreçleri hakkında daha derin bir kavrayışın elde edilmesine katkıda bulunur. This thesis examines the process of integration of Albania into neoliberal globalization. In this respect, it rethinks many of the common discussions and assumptions about transformation and transition in Albania after the demise of bureaucratic socialism. It does this by grounding the transition debate in the context of the establishment and development of neoliberal order. Unlike the prevailing approaches of the transition process in the Western Balkans, this study suggests that the structural transformation Albania has undergone, must be understood first and foremost within the context of the US hegemony and the EU's neoliberal project, which represents an effort to establish a neoliberal social and international order. More specifically, rather than focusing on the internal features of the country to explain the course of Albania's transformation after 1990, an attempt is made to explain the hegemonic relationship between Albania and international actors and institutions. In particular, it is argued that the hegemonic relationship between Albania and international actors and institutions not only helped to establish a social order where the source of legitimacy lies outside the power of society, but also proved responsible for the problematic path to democracy and development that resulted in the collapse of the state in 1997. The study draws on the theoretical framework of the Neo-Gramscian approach to make visible the hegemonic relationship between the neoliberal order established in Albania and the international factors. Overall, the thesis contributes to a deeper understanding of the processes of transition from bureaucratic socialism to neoliberal capitalism in the Western Balkans.