İşten ayrılma niyeti ve psikolojik güçlendirme: Bilişim çalışanları üzerine bir araştırma


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: FURKAN METİN

Danışman: NÜKHET MÜGE KART

Özet:

Bu çalışmanın hedef kitlesini Türkiye kamu sektöründe istihdam edilen bilgi ve iletişim teknolojileri (BİT) çalışanları oluşturmaktadır. Güncel teknolojik gelişmeler ışığında neredeyse tüm birimlerin iş süreçleri bilişim tabanlı hale gelmiştir. Bu nedenle BİT çalışanlarına olan talep küresel manada oldukça yüksek seviyelere ulaşmıştır. Bu bağlamda, Türkiye’de bilişim işgücünde dikkate değer seviyelere ulaşan personel devir hızı ve tatmin edici düzeyde yüksek nitelikli bilişim çalışanı bulunamaması gibi nedenlerle bu çalışanların elde tutulması dünya genelinde olduğu gibi Türkiye’deki örgütler açısından da çok mühim bir vaziyet almıştır. Ne var ki, bilişim çalışanlarının elde tutulması ile ilgili yapılan çalışmalar genellikle özel sektör örgütlerini kapsamaktadır. Buradan hareketle bu tez çalışmasının amacı, literatürde oldukça bakir bir alan olan Türkiye kamu sektöründe BİT çalışanlarının işten ayrılma niyetlerini azaltmak için algılanan örgütsel destek, lider-üye değişimi ve psikolojik güçlendirmenin rollerinin araştırılması olarak belirlenmiştir. Araştırma çerçevesini Türkiye’de büyük ölçekli bilişim birimine sahip olan 37 kamu kurumunun tamamı oluşturmaktadır. Bu kurumlarda istihdam edilen 3.055 kamu bilişim çalışanından 361 tanesine ait soru formları iç tutarlık testlerini geçerek analiz edilmiştir. Kurumların temsil oranı %11.6 olurken, kamu bilişim çalışanlarının kadro bazında temsil oranı %11.8 olarak gerçekleşmiştir. Araştırmada kullanılan ölçeklere ait Cronbach’s alfa değerleri sırası ile psikolojik güçlendirme (0.909), işten ayrılma niyeti (0.908), algılanan örgütsel destek (0.927) ve lider-üye etkileşimi için (0.934) olarak ölçülmüştür. Türkiye kamu bilişim sektörünün demografik yapısına ilişkin bazı bulgular şu şekilde sıralanabilir; çalışanların (a) %76’sını erkekler, %24’ünü kadınlar, (b) %73’ünü 40 yaş altındaki kişiler, (c) %33’ünü bilgisayar mühendisliği, %12’sini elektronik ve/veya elektronik mühendisliği, %12’sini bilgisayar programcılığı, %30’unu ise bilişim alanında eğitim almayan teknik personel oluşturmaktadır, (d) çalışanların ortalama net gelir durumu ise 2020 yılı Temmuz ayı itibarı ile aylık 7.550 TL olarak tespit edilmiştir. Kamu bilişim çalışanlarının %63’lük kısmının belirlenen 7.550 TL’lik (yaklaşık 1,100$) ortalama ücretin altında gelir elde ettiği görülürken, sadece %8’lik bir çalışan kitlesinin 12.000 TL ve üzerinde gelir elde ettiği saptanmıştır. Bu veriler kamu bilişim çalışanları arasındaki ücret dağılımındaki adaletin sorgulanmasını gerektirebilir. Bunların haricinde 12.000 TL ve üzerinde gelir elde eden grubun işten ayrılma niyeti 3,2 ile tüm gruplar içerisinde en yüksek değerlere ulaşmaktadır. Kurum bazında sonuçlar incelendiğinde, algılanan örgütsel desteğin yüksek olduğu ilk beş kamu kurumunun, işten ayrılma değerleri de en düşük olduğu ilk beş kamu kurumu olmuştur. Bu kurumlar Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi, Gençlik ve Spor Bakanlığı, Türkiye İstatistik Kurumu Başkanlığı, Milli Savunma Bakanlığı ve Adalet Bakanlığı Bilgi İşlem Genel Müdürlüğü’dür. Bu durum algılanan örgütsel destek değerinin doğrudan ve dolaylı etki analizlerinde olduğu gibi işten ayrılma niyetini etkileyen en önemli faktör olduğunun göstergesidir. Öte yandan Türk Standartları Enstitüsü, Enerji Bakanlığı ve Kamu İhale Kurumu ise işten ayrılma niyeti, algılanan örgütsel destek ve psikolojik güçlendirme gibi alanlarda ilk beşte yer almamalarına rağmen lider-üye etkileşiminde ilk beşte sıralanmıştır. Türkiye İstatistik Kurumu, Adalet Bakanlığı gibi kurumlarda hem lider-üye etkileşimleri iyi hem de işten ayrılma niyetleri eş zamanlı olarak düşük çıkmıştır. Psikolojik güçlendirmeye dair sonuçlar incelendiğinde ise ilk sırada yer alan Öğrenci Seçme ve Yerleştirme Merkezi Başkanlığı’nın işten ayrılma niyetinin en düşük çıktığı kurum olması dikkate değerdir. Psikolojik güçlendirme ile ilgili dikkat çekici unsur ise Türkiye İstatistik Kurumu’nun diğer tüm parametrelerde (AÖD, LÜE, İAN) ilk beşte yer almasına rağmen psikolojik güçlendirmede bu performansı yakalayamadığı görülmektedir. Son olarak işten ayrılma niyeti, algılanan örgütsel destek ve lider-üye etkileşiminde ilk beşte yer alamayan İç İşleri Bakanlığı ve Bilgi Teknolojileri Kurumu’nun psikolojik güçlendirmede ilk beşte yer aldığı görülmektedir. Ortalama karşılaştırma testlerine göre cinsiyete göre farklılık gösteren tek değişken psikolojik güçlendirme–etki değişkeni olmuştur. Sonuçlara göre erkekler, kadınlara nazaran kendilerini birimlerindeki karar alma süreçlerinde daha etkili görmektedir. Bu durum sektörün erkek egemen yapısından da kaynaklanabilir. Sektörün erkek egemen yapısına rağmen işten ayrılma niyeti, algılanan örgütsel destek ve lider-üye etkileşimi gibi diğer araştırma değişkenlerinin hiç birinde cinsiyete göre farklılaşma olmaması cinsiyet eşitliği açısından olumlu bir sonuç olarak yorumlanabilir. Algılanan örgütsel destek işten ayrılma niyetini ciddi bir oranda (β =0.62, p<. 05) düşürmektedir. Ayrıca algılanan örgütsel destek değişkeninin, lider-üye etkileşiminin işten ayrılma niyetine etkisinde aracılık ettiği görülmüştür. Bu nedenle algılanan örgütsel desteğin yeterli düzeye ulaşamadığı kamu örgütlerinde istihdam edilen bilişim çalışanlarının lider-üye etkileşimleri iyi olsa dahi, bu çalışanların işten ayrılma niyetleri yüksek çıkabilir. Buradan hareketle kamu bilişim çalışanlarının işten ayrılma niyetlerinin düşürülmesinde en kritik rolü oynayan değişkenin algılanan örgütsel destek olduğu iddia edilebilir. Algılanan örgütsel destek değeri 11-15 yıl hizmet süresine sahip çalışanlarda 2,4’e kadar düşerek dip seviyeye ulaşırken, bu gruba ait işten ayrılma niyeti 3,4’e çıkarak tüm gruplar içerisinde zirveye çıkmaktadır. Psikolojik güçlendirmenin ise algılanan örgütsel destek, işten ayrılama niyetine etkisinde kısmi aracılık ettiği bulgularına ulaşılmıştır. Öte yandan alan yazının aksine psikolojik güçlendirmenin yetkinlik boyutunun artması ile işten ayrılma niyetinde azalma değil artış (β = .27, p<. 05) tespit edilmiştir. Buna ilave olarak psikolojik güçlendirmenin etki ve anlamlılık boyutlarının işten ayrılma niyeti üzerinde herhangi bir etkisine rastlanılamamıştır. Bu araştırma sonucunda elde edilen bir diğer bulgu ise lider-üye etkileşiminin işten ayrılma niyetini önemli ölçüde azalttığı (β = - .49, p<. 05) yönündedir. Lider-üye etkileşimi ayrıca psikolojik güçlendirmeyi de pozitif yönde etkilemektedir. Lider-üye etkileşiminde bir birimlik artış ile anlamlılık (β = .31, p<. 05), yetkinlik (β = .26, p<. 05), öz kararlılık (β = .55, p<. 05) ve etki (β = .48, p<. 05) birim artış göstermektedir. Liderleri ile iyi ilişikler kuran çalışanların özellikle etki ve öz kararlılık değerlerindeki artış dikkate değerdir. Bu tez çalışması, (a) Türkiye kamu bilişim sektöründe yürütülen ilk lisansüstü çalışmalarından birisi olmasının yanı sıra, (b) güncel veriler ile sektörün demografik yapısının bir nevi röntgeninin çekilmesi, (c) kamu bilişim çalışanlarının işten ayrılma niyetlerinin iş ve iş ortamı ile ilgili unsurların yanı sıra bireysel faktörlerden nasıl etkilendiğinin ortaya çıkarılması ve (d) belki de en önemlisi 3 milyon kamu görevlisi içerisinde 3.055 kişiden oluşan bu işçi sınıfı hakkında farkındalığın artırılması gibi çıktılarından ötürü önem arz etmektedir. Bu nedenlerden ötürü, bu tez çalışması neticesinde elde edilen bulguların, gelecekte yapılacak akademik araştırmalar ile kamu örgütlerinde bilişim çalışanları için geliştirilecek politikalara belirli ölçüde yön vermesi beklenmektedir. Türkiye kamu sektöründe Endüstri 4.0 ve daha sonra gelecek dijital devrimlerin Türkiye menfaatleri doğrultusunda kullanılabilmesi için 3bin kişiden oluşan ve aynı işleri yapmalarına rağmen çok farklı kadro unvanları altında istihdam edilen bu teknokrat sınıfın fark edilerek, “kamu bilişim uzmanlığı” kadrosu altında birleştirilmeleri kilit rol oynayacaktır.