Uluslararası insan hakları ve mülteci hukuku ile 6458 sayılı Kanuna göre sığınmacıların idari gözetimi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: SİMİN YALÇINTAŞ DELİ

Danışman: NEVA ÖVÜNÇ ÖZTÜRK

Özet:

Bu çalışmada, güvenli alan arayışı içinde düzensiz göç yollarına başvuran sığınmacılara, özgürlük ve güvenlik haklarına sınırlama getiren idari gözetim tedbiri uygulanmasının uluslararası mülteci hukuku ve Türk yabancılar hukukunda düzenlenişi incelenmektedir. Sığınmacıların idari gözetiminin hukuki çerçevesi, 1951 Cenevre Sözleşmesi tarafından ortaya konan geri gönderme yasağı (non-refoulement), düzensiz giriş nedeniyle cezalandırma yasağı ile düzensiz ve düzenli statüdeki sığınmacıların hareket sınırlamalarının tabi olduğu şartlar ve AİHS'nin özgürlük ve güvenlik hakkı düzenlemesi ekseninde belirlenmektedir. Bu kurallar bütünü, AİHM kararları ile başta UNHCR ve Avrupa Konseyi olmak üzere uluslararası örgütler tarafından kabul ve tavsiye edilen idari gözetim uygulama ilkeleriyle somut olarak şekillenmektedir. Çalışmada, Türk hukukunda Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu ile ikincil mevzuatta yer alan idari gözetim tedbirinin, sığınmacılar bakımından, düzensiz giriş nedeniyle sınır dışı etmek üzere veya sığınma usullerine başvurulmasına bağlı olarak uygulanmasına ilişkin kanuni düzenlemeler ve usuli güvenceler tespit edilerek, Anayasa ile idari gözetim uygulama ilkelerine uygunluğu değerlendirilmiştir. Bunlardan özellikle, idari gözetimin salt düzensiz girişi cezalandırmak amacıyla keyfî yahut orantısız olarak veya geri gönderme yasağı kapsamında etkili başvuru hakkını ihlal edecek şekilde uygulanmaması gereği öne çıkmaktadır. Ancak idari gözetim kararına karşı başvuru yolu olarak resen hâkim incelemesi usulünün kabul edilmemesinin yanı sıra, idari gözetim kararına itirazların sulh ceza hâkimliklerince başvurunun etkililiğini ortadan kaldıracak şekilde incelenmesi riski, Anayasa ve uygulama ilkelerine aykırılığı gündeme getirebilecek hususlardır. This study aims to examine, within the scope of international refugee law and the Turkish law on foreigners, the implementation of administrative detention measure, which places limitations on the right to liberty and security, to asylum-seekers resorting to irregular migration routes in search of a safe area. The legislative framework of administrative detention imposed on asylum-seekers is determined within the limits of the principle of non-refoulement, non-penalisation on account of irregular entry and limitations on the movement of asylum-seekers with irregular or regular status as established by the 1951 Geneva Convention as well as the amendments of the ECHR on the right to liberty and security. This set of rules takes form in concrete terms through the ECtHR decisions and implementation principles adopted and recommended by international organizations, including particularly UNHCR and the Council of Europe. In the study, as stipulated in the Law on Foreigners and International Protection and its secondary legislation, the legal arrangements and procedural safeguards with regard to implementation of the administrative detention measure on asylum-seekers with the purpose of deportation due to irregular entry or implemented in connection with application to the asylum procedures are identified and assessed in terms of compliance with the Turkish Constitution and implementation principles of administrative detention. The study particularly reveals that administrative detention must not be implemented in an arbitrary or disproportionate fashion to solely penalise irregular entries or in a manner that may violate the right to an effective remedy in the context of the principle of non-refoulement.