Türkiye'nin biyoklimatik koşullarının analizi ve şehirleşmenin biyoklimatik koşullara etkisinin Ankara ölçeğinde incelenmesi


Tezin Türü: Doktora

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2012

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: ONUR ÇALIŞKAN

Danışman: NECLA TÜRKOĞLU

Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu

Özet:

Türkiye’nin biyoklimatik koşulları, 1975-2008 dönemine ait 69 istasyon verisi kullanılarak enlem, yükselti ve denizellik özellikleri dikkate alınarak belirlenmiştir. Aylık ortalama fizyolojik eşdeğer sıcaklıkların (FES) alansal dağılımında çoklu çizgisel regresyon modeli kullanılmıştır. Yapılan hesaplamalara göre Türkiye’nin güneyi ve batısındaki kıyı kuşağı ile alçak alanların (vadi tabanları ve ovalar) FES’leri diğer alanlardan 5°C-25°C daha yüksektir. Kabaca kuzey güney yönlü uzanan dağ kütlelerinin FES’leri çevrelerindeki alçak alanlardan 10°C-30°C daha düşüktür. En yüksek FES değerleri, mayıs-eylül arasında güneydoğudaki alçak alanlarda, ekim-nisan arasında ise Akdeniz kıyısında görülmektedir. En düşük FES değerleri, sıcak dönemde, daha kuzeyde ve daha denizel olan Kaçkar Dağları zirvelerinde, soğuk dönemde, daha karasal ve daha yüksekte olan Büyük Ağrı Dağı zirvesinde ortaya çıkmaktadır. Enlem, denizellik, yükselti arttıkça FES değerleri azalmaktadır. Yıllık ortalama FES değerleri, kuzeye doğru her 1° enlemde 1,3°C, 100 m’lik yükselti artışında 0,71°C azalmakta, denizden uzaklaştıkça her 100 km’de 1,08°C artmaktadır. Şehirleşmenin biyoklimatik koşullar üzerine etkisi Ankara ölçeğinde analiz edildiğinde, şehir içi yüksek bina yoğunluğuna sahip alanlar, günün büyük bir bölümünde diğer arazi dokusuna sahip alanlardan daha yüksek FES değerlerine sahiptir. Bu alanlar ile orman içi açık alanlar arasında 0,4°C-1,2°C, parklar arasında 2,2°C-3°C, banliyöler arasında 1,4°C-2,2°C, kırsal alanlar arasında 1,7°C-2,5°C günlük ortalama FES farkları bulunmaktadır. Farklar mayıs-eylül arası dönemde artmakta, ekim-nisan arası dönemde ise azalmaktadır. Şehrin değişik dokularında FES farkları gece saatlerinde gündüze göre daha belirgindir. Abstract The bioclimatic conditions of Turkey have been carried out by the multi linear regression analysis of latitude, elevation and maritime parameters and monthly mean physiologically equivalent temperatures (PET) between 1975 and 2008. It is concluded that the coastal areas and lowlands (valleys and plains) has higher (5°C-25°C) PET values than the other parts of the country. The mountain ranges of the Anatolia Peninsula have lower (10°C-30°C) PET values than their lower environs. The highest PET values have been observed at the terrestrial lowlands which is located in the southeastern parts of the country during the warm period (from May to September) and at the Mediterranean Sea coast during the cool period (from October to April). While for the warm period the lowest PET values have been calculated at the Kaçkar Mountains where is located further north and more maritime, it’s calculated at Great Ararat Mountains peak for the cool period. Furthermore, as a result it is found that when latitude, elevation and maritime values increase, the PET values of the location decrease. For the 1° increase of latitude value, the annual PET means decreases 1,3°C, for the 100 m the decreasing amount of the annual PET means is 0,71°C and for each 100 km from the coast the annual PET means increase 1,08°C. At the end of the analyses of impact of urbanization on the bioclimatic conditions it is concluded that the areas which have higher built density in urban have greater PET values than the other land use classes during the most of the day. These daily mean PET difference between these areas and the grasslands is 0.4°C-1.2°C, the parks is 2.2°C-3°C, suburban is 1.4°C -2.2°C, rural is 1.7°C -2.5°C. The differences increase during night and from May to September, and decrease during daytime and from October to April.