Dirençli kentler bağlamında karaman kentinin değerlendirilmesi


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Fen Bilimleri Enstitüsü, Fen Bilimleri Enstitüsü (Döner Sermaye), Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2018

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: AYŞE ÖZKUR KARAHAN

Danışman: Emine Figen İlke

Özet:

Holling (1973)'e göre dirençlilik; sistemin içten ve dıştan kaynaklanan değişim süreçlerine uyum sağlaması ve kendini geliştirmesidir. Bu tanımdan yola çıkarak dirençli kentler; sosyal, ekonomik ve teknik açıdan yaşanılan değişimler ile birlikte altyapı yetersizlikleri nedeniyle oluşan hasarları kendi kimliklerini ve işlevlerini kaybetmeden onaran ve sığalarını geliştiren kentler olarak adlandırılmaktadır. Dirençli kentler planlamasında amaç; deprem, su baskını, kuraklık ve çeşitli afetler ile işsizlik, terör gibi sosyal olaylar karşısında uğranılan zararların ve etkilerinin en az düzeye indirilmesi, kentlerin risk yönetimlerinin yapılması, altyapılarının mekânsal planlama ve yeşil altyapı destek sistemleri ile güçlendirilmesidir. Dirençli kent yaklaşımında genel olarak ulaşım sistemi, arazi kullanımları ve yenilenebilir enerji kaynakları temel alınarak planlama süreci yürütülmektedir. Bu bağlamda araştırma, Karaman kentinin dirençli kent ölçütleri ile ekolojik kent planlama yaklaşımları arasındaki ilişkinin (1) Kentsel Tasarım, (2) Biyo–Coğrafik ve Fiziksel Özellikler, (3) Ekolojik Duyarlılıklar, (4) Doğal Afetler ve (5) Sosyo–Kültürel Özellikler gibi ana bölümler ve bunların alt bileşenleri ile değerlendirmesini yapmaktadır. Bu yaklaşım Dirençli Kentler Hareketi ve Ekokent ölçütlerine ilişkin kavramsal çerçevenin Karaman'a nasıl uygulanacağı bölgesel, ulusal ve uluslararası strateji, plan ve programlar kapsamında değerlendirilmiştir. Sonuç olarak Karaman kentinin dirençlilik durumu, ana kategoriler bazında genel olarak doğal afetler, biyocoğrafik fiziksel özellikler ve sosyo–kültürel özellikler yönünden orta, kentsel tasarım ve çevresel duyarlılık açısından zayıf olduğu belirlenmiştir. Acording to Holling, resilience is adaptation of a system to the process of change caused from within and without and improving itself. Based on this definition 'resilient cities' are cities which can repair damages caused by changes in social, economic, technical aspects and limenesses occured in infrastructure without losing their identity and functionalities and improving their capacities. Purpose of planning for resilient cities is minimizing damages and impacts of complex problems such as spatial and structural problems of urbanization, lack of green and blue corridors earthquake, flood, drought and various disasters, unemployment, terrorism and social risks and developing urban risk management models with spatial planning and green infrastructure support systems. In the resilient city approach, planning process is carried out on the basis of transportation system, land use and renewable energy resources. In this context, the research, Karaman city's resilience are evaluated the relationship between resilient city criteria and ecological city planning approaches with main and their sub–components such as (1) Urban Design, (2) Bio–Geographic and Physical Properties, (3) Ecological Sensitivity, (4) Natural Disasters and (5) Socio–Cultural Characteristics. This approach evaluates the conceptual framework for the Resistance Cities Movement and the Ecocity's Criteria to Karaman in terms of regional, national and international strategies, plans and programs. As a result, the resistance status of Karaman city was found to be weak for urban design and environmental sensitivity and medium for natural disasters, biogeographic physical characteristics and socio–cultural characteristics in terms of the basis of main categories.