Murat Gülsoy'un öyküleri üzerine bir inceleme


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2018

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: NAMIK ALAGÖZ

Danışman: ERDOĞAN KUL

Özet:

Murat Gülsoy, özellikle kurmacaya, kurmacanın gerçekle iç içe olmasına, sınırlarının belirsizleştirilmesine öykülerinde yer veren bir yazardır. Ele aldığı konular da bu yönde ilerler. Ancak konuları işleyiş tarzı, edebiyatı gerçek hayatla buluşturma isteği, onu her öyküsünde farklı, yeni bir şeyler aramaya, yeni şeyler denemeye itmiştir. Öykülerinde bireyi, bireyin yalnızlığını, yaşanamamış/bitmiş aşkları, gönderilmemiş mektupları görürüz. Kronolojik zamana bağlı kalmayı genelde tercih etmeyen yazarın anılarına geri dönüşler yaparak zaman çizgisini büker. Edebiyatın kendi üzerine kapanmasını ve kendisini konu etmesine birçok öyküsünde şahit olduğumuz Gülsoy, mekân olarak da bireyin olamamışlığı ve yalnızlığının kaçınılmaz bir sonucu olarak kapalı mekânları tercih etmiştir. Birinci, ikinci ve üçüncü tekil şahısları anlatıcı olarak kullanan Gülsoy, her birinin temel özelliklerinin yanında onlara farklı işlevler yükleyerek tanrısal bakış açısı kazandırır. Yalnızca yazarlıkla kalmayıp edebiyatın kurgusal kısmında da var olma amacında olan yazar, yaratıcı yazarlık kursları vererek bir anlamda bir sonraki kuşağa yön verme amacındadır. Murat Gülsoy is a writer, especially in the fiction, where the founder is in the truth and the boundaries are unclear. the topics he dealt with go on in this direction. But the way he works, the desire to bring literature together with real life, has pushed him to seek something new, different things, new things in every story. We see man, man's loneliness, unfulfilled / finished love, unmissed letters in his stories. Chronologically tends to stay on the time line by making repetitions to the authors' Gülsoy, who had witnessed many stories about the closing of literature on himself and his subject, preferred closed spaces as an inevitable consequence of man's absence and loneliness. Gülsoy, who uses the first, second and third singular persons as narrators, gives them divine perspective by putting different functions besides the basic features of each. the writer is not only writing but also in the fictional part of literature, he aims to direct the next generation in a sense by giving creative writing courses.