Geçici koruma statüsünde olan Suriyeli yetişkinlere verilen uyum kurslarındaki dil öğretiminde teknolojinin yeri


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Eğitim Bilimleri Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2019

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: AYÇA USLU

Danışman: HAYRİYE TUĞBA ÖZTÜRK

Özet:

Yaşam boyu öğrenme; bir insanın doğumundan sonraki ilk öğrenmeler dâhil hayatındaki tüm süreci kapsayan; örgün ya da yaygın eğitimler ile informal eğitimleri içinde barındıran tüm öğrenme biçimleriyle bir insanın bütün hayatı boyunca gerçekleşir. Yaşam boyu öğrenme kapsamındaki yabancı dil eğitimleri şüphesiz sadece Türkiye'de değil tüm dünyada artık herkesin üniversite, yüksek lisans, doktora gibi formal eğitim düzeylerinde, mesleki gelişim, yurtdışı programları, informal ya da göç gibi zorunluluktan kaynaklanan durumlarda bireylerin sürekli öğrenme gereksinimi hissettikleri eğitimlerdir. Çoğu durumda, özellikle Suriyeli geçici koruma statüsündeki Suriyeli vatandaşların dil öğrenme durumlarında olduğu gibi kitlelere kısa sürede ve her yerde ulaşılabilmesini sağlayan; aynı zamanda bireysel ve uyarlanabilir, etkili bir dil eğitimi için teknolojiye başvurulmaktadır. Bu çalışmada, Türkiye'de geçici koruma statüsünde olan Suriyeli yetişkin bireylere verilen uyum kurslarındaki dil öğretiminde teknolojinin öğrenciler ve öğretmenler tarafından hangi düzeyde ve ne amaçla kullanıldıkları belirlenerek teknolojinin bu bağlamda dil öğretimindeki rolü araştırılmıştır. Bu inceleme aynı zamanda Türkiye'de verilen uyum kurslarındaki dil eğitimi özelinde kullanılan kaynaklar, öğretim yöntemleri ve geliştirilebilecek ve tamamlanabilecek durumlar doğrultusunda bilgiler sunacaktır. Bu çalışma ile yetişkin eğitimi ve yaşam boyu öğrenme alanında göçmen, mülteci veya geçici koruma altındakiler için yirmi birinci yüzyıla uygun teknoloji çağını derslere yansıtacak bilgiler sunulacağı dikkate alındığında dil eğitiminin yaygınlığının ve etkililiğinin artırılmasına yönelik durumlara ışık tutabilir. Nitel araştırma yönteminin kullanıldığı bu araştırmanın çalışma grubunu 20 öğretmen ve 56 öğrenci oluşturmaktadır. Öğrenciler ile anket yolu ile bilgi toplanmış, öğretmenlere ise hem anket uygulanmış hem de görüşme yapılmıştır. Veriler içerik analizi yöntemi ile analiz edilmiştir. Elde edilen bulgulara göre kurumlarda sunulan teknolojik araç-gereçlerin hemen hepsi kurumların kendileri tarafından sağlanmıştır. Bu suretle kurumların büyük çoğunluğu sınıflarında öğrencilere ve öğretmenlere bilgisayar, projeksiyon cihazı, hoparlör ve bu teknolojiler haricinde kısmen tepegöz ve akıllı tahta gibi gereçleri sağlamışlardır. Öğrenme portalları alanında bir eğitim yönetim sistemi olan Moodle'u ise sadece bir üniversitede kullanılmaktadır. Öğrenciler arasında genel olarak en az kullanılan teknoloji bilgisayar; en çok kullanılan bilişim teknolojisi olarak telefon ve internet kullanıldığı tespit edilmiştir. Öğretmenlerin çoğu uzaktan eğitim ve çevrimiçi ders portal veya çoklu medya araç ve gereçlerinden, sistemlerinden haberdar değildir. Haberdar olanlar ise kullanmamaktadırlar. Öğrenciler de bu sistemler yerine internet üzerinden erişebildikleri Google Translate ve Youtube başta olmak üzere çeşitli sitelerden faydalanmaktadırlar. Öğretmenlerin en çok kullandığı bilgisayar programı ise office programları içerisinde yer alan PowerPoint sunum oluşturma programıdır. Çalışmada yer alan sonuçlara dayanarak kurumların bu konuda özellikle Suriyeli yetişkin öğrencilere ders verirken teknoloji tabanlı öğretim gerçekleştiremeyişlerinin sebebi öğretmenlerden de alınan bilgilere göre Türkiye'de ilk defa bu gruba eğitim verilmesi ve önceden basılı ya da çevrimiçi kaynakların oluşturulamaması ve bu kaynaklara dolayısıyla eğitimde teknoloji kullanımını planlayamamış olmaları, kısacası Türkiye'nin hazırlıksız yakalanmış olmasıdır. Ancak verilen eğitimler ile çalışmalar başlatılmış, kurumlarda uzaktan eğitim, çevrimiçi eğitim portalları ve basılı materyaller üretilmeye başlanmıştır. Bu çalışmada, kurum ve öğretmenlerin hem normal eğitim hem de teknoloji temelli eğitimlerin eksik kalmasının diğer bir sebebi olarak, Milli Eğitim Bakanlığı (MEB) tarafından öncelikle örgün eğitim sisteminde 18 yaş altı bireylere program oluşturmak için çalışmalar yapmasından kaynaklandığı belirtilmiştir. Ancak bu alanda hiçbir çalışma yapılmamış da değildir. Türkiye'nin önde gelen üç üniversitesi öğretim elemanları ile oluşturulmuş uyum kursları için çeşitli teknoloji destekli modüllerde tasarlanmış ve öğrencilere sunulmuş öğrenme ortamları bulunmaktadır. Öğrencilerin teknoloji kullanımı konusunda hazırbulunuşluklarına bakıldığında ise, genel olarak öğrencilerin değişiklik gösteren düzeylerde teknoloji kullandıkları belirlenmiş, ancak Türkiye'ye geldikten sonra teknoloji kullanımı hazırbulunuşluk düzeylerinde bir artış gözlemlenmiştir. Öğrenciler, bilgisayar sahibi olamadıkları için eğitimde bilgisayar tabanlı teknolojilere ulaşamamış; ancak akıllı telefon ve telefonlarındaki internet aracılığıyla ihtiyaç duydukları içeriğe erişim sağlayabilmişlerdir. Nitekim haberleşme alanında en çok kullanılan teknoloji öğretmenler ve öğrencilerin kendi aralarında, öğrencilerin diğer geçici koruma statüsündeki bireylerle Whatsapp uygulaması ve telefonun kendisi üzerinden sağlanmış olup, yine telefonlardaki internet servisi aracılığıyla eğitim materyallerine ulaşmışlardır. Bu sonuca göre hem öğretmenlerin hem de öğrencilerin en çok ihtiyaç duyduğu teknoloji destekli eğitim ortamları, telefon aracılığı ile ulaşabilecekleri siteler ya da telefona indirilerek kullanılabilecek uygulamalar olarak belirlenmiştir. Öğretmenlerde ise eğitimde teknoloji ihtiyacı olarak en çok çevrimiçi ders uygulamaları, eğitim portalları, uzaktan eğitim gibi internet üzerinden gerçekleştirilebilecek eğitimde teknoloji uygulamaları konularında haberdar olunmak için hizmetiçi eğitim gibi bir eğitime ve bilgilendirilmeye ihtiyaç duydukları gözlenmiştir. Anahtar Sözcükler: Yaşam boyu öğrenme, yetişkin eğitimi, geçici koruma statüsünde olan Suriyeli yetişkinler, dil eğitiminde teknoloji. Lifelong learning; covering the whole period of a person's life from birth including the first learning; it occurs throughout the life of a person with all forms of learning, including formal and informal education. In the field of lifelong learning, one of the individuals who are required to receive compulsory language education within the scope of adult education are the individuals who are under temporary protection, refugees or asylum seekers. Technology has the potential to provide mass education, accessible and effective education to these groups; thus facilitates foreign language education. Within this scope, in this study, the level and extent of uses of technology in language teaching in integration courses were examine in relation to the role of technology in teaching Turkish as a foreign language to adult learners with the status of temporary protection to Syrians in Turkey. Outcomes of the study could provide information to surface missing implications and points to improve in integration (orientation) courses including teaching methods, resources etc. Qualitative method was used in the present study. Participants consist of 20 teachers and 56 Syrian adult students. Questionnaires were administered to the students and teachers and also interviews with teachers were done. Data were analysed by content analysis. Drawing on the findings, it was revealed that all technological tools were obtained by the institutions themselves not by the funds. In this wise; almost all of the institutions have computers, projectors, speakers, partially overhead projector, smart boards in the classrooms. In terms of learning management systems, only one of the universities offered Moodle. The students remarked that they rarely use computers whereas they mostly use mobile phones and internet to reach the learning content. Teachers in general are not aware of distance education and online learning environments or multimedia tools and system. Those who aware are do not use it. The most common software used by teachers is Power Point. As for the students, students benefit from web sites such as Google Translate and Youtube, which is possible to access via smart mobile phones. According to the information obtained from the teachers, the reasons why institutions cannot run technology-based teaching especially when teaching Syrian adult students are; it is their first time to teach this group and at the time of the study, there was not enough materials as printed or digital resources, in short, Turkey was unprepared for this kind of language teaching. However, it was stated by the teachers that projects for teaching Turkish as a foreign language have been launched already and distance education, online learning environments and printed materials have started to be produced in institution. A further reason for the lack of both face to face and technology based education is primarily due to the fact that the Ministry of National Education (MoNE) works to produce learning programs for individuals under the age of 18 who are supposed to receive formal education. In terms of the students' readiness for technology use, the results showed that the students' level of readiness varies but overall there has been an increase in their level of readiness after arriving in Turkey. Students did not have computers, but they were able to access the learning contents through the internet on their mobile phones. As for the technology needs of the teachers, it was observed that teachers need in-service training, knowledge and skills to use wider technology applications and online learning environments. Key Words: Lifelong learning, adult education, Syrian adults with temporary protection status, technology in language education.