Sühreverdî ve Leibniz'de Nur/Monad anlayışları: Mukayeseli bir yaklaşım


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2021

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: SEMRA KIZILARSLAN

Danışman: İBRAHİM MARAŞ

Özet:

Sühreverdī, İslam felsefesinin mecrasını Meşşâî gelenekten İşrâkīliğe doğru değiştirmiştir. Hikmetin ilahi menşeli olduğunu savunan filozof hikmeti Hermes’e kadar dayandırmıştır. Hikmet temelli felsefe sistemini Nur Metafiziği olarak kuran filozof Meşşâî felsefeden farklılaşarak Sudūr Nazariyesini nur üzerinden açıklamıştır. Tanrı’yı Nūru’l-Envār olarak nitelemiş, en yoğun ışık demiştir. Hiyerarşik düzenin en üstüne Tanrı’yı yerleştirmiştir. En alt kısma maddeyi yerleştiren filozof onu zulmet olarak nitelendirmiştir. Evren bu hiyerarşik düzene göre şekillenmiştir. Leibniz ise temel eseri olan Monadoloji de benzer bir hiyerarşik düzen koymuştur. Nur yerine psişik güce, algıya sahip monadları yerleştirmiştir. Monadlar Monadı olan Tanrı yaratılmamış monad olarak bu düzenin en başında yer almaktadır. Evren çeşitli algı güçlerine sahip monadlardan oluşmaktadır. Bu monadların en aşağısı materia prima denilen karanlık monadlardır ki madenlere tekabül eder. Bu çalışma Sühreverdî ve Leibniz’in varlık felsefesini içermektedir. Özelde çalışma nur ve monad anlayışlarını içerirken genel olarak her iki filozofun felsefi öğretilerine değinilmiştir. Bu çalışmada amaçlanan farklı asırlarda yaşayan iki filozofun metafizik anlayışlarındaki benzerliklere dikkat çekmek ve modern düşünürler tarafından da dikkat çeken bu benzerlikleri tek bir tezde toplamak ve aralarındaki benzerliğin boyutlarını ortaya koymaktır. Tez, giriş, üç bölüm ve sonuçtan oluşmaktadır. Sühreverdī has been changed the course of Islamic philosophy from Mashshai tradion towards Ishraqıyyun. The Philosopher, an advocate of divine Wisdom (perennial philosophy) has been taken the source of wisdom up to Hermes. The philosopher who established the wisdom-based philosophy system named the Metaphysics of Nur, differentiated it from the peripatetic philosophy and explained theory of emanation over the light. He described God as Nūru'l-Envār and entitled the most luminous light. He placed God at the top of the hierarchical order. On the contrast he placed the substance at the bottom and described it as zulûmât (darkness). The universe is acquired a shape according to this hierarchical order. Leibniz, on the other hand, established a similar hierarchical order in his basic work, the Monadology. Instead of light, he placed monads whose have active power and perception. As Monad of Monad God is at the very beginning of this order. The universe consists of monads whose have various perception and powers. The lowest of these monads are dark monads called materia prima, which correspond to elements. This work includes ontology of Sühreverdī and Leibniz. In particular, while the study includes understanding of light and monad, the philosophical teachings of both philosophers were generally mentioned. The aim of this study is to draw attention to the similarities in the metaphysical conceptions of two philosophers living in different centuries and to sum up to these similarities by modern thinkers in a single thesis and to reveal the dimensions of the similarity between them. The thesis consists of an introduction, three chapters and a conclusion.