Paroksismal nokturnal hemoglobinüri hastalığında akım sitometrik ve klinik bulguların karşılaştırmalı değerlendirmesi


Tezin Türü: Tıpta Uzmanlık

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2012

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: SUPHİ BAŞLAR

Danışman: TANER DEMİRER

Özet:

Paroksismal Nokturnal Hemoglobinüri(PNH), X kromozomuna bağlı fosfatidilinositolglikan sınıf A geninin mutasyonu sonucu gelişen, hemoglobinüri, kan değerlerinde düşüklüğe bağlı belirtiler(halsizlik, kolay kanama bulguları) ya da tromboz ile seyreden, kan hücrelerinin az görülen bir hastalığıdır. Bu çalışmada 39 PNH hastası hastalık belirtileri, laboratuvar bulguları, komplikasyonlar ve bunların klon boyutu ile ilişkisi yönünden geriye dönük olarak değerlendirilmiştir. Hastaların ortanca izlem süresi 26 aydır. Hastalar iki grup halindedir. Klasik tip PNH hasta sayısı 24 iken Aplastik Anemi(AA) ya da Myelodisplastik Sendrom(MDS) birlikteliğinde PNH tanısı alan 15 hasta vardır. Tanıda belirgin hemoliz bulguları ve izlemde tromboz gelişimi klasik tipte gözlenmiştir. AA tanılı 2 hastada izlem sürecinde hemoliz bulgularının geliştiği saptanmıştır. Klon boyutu hemoglobinüri, hemoliz testleri(yüksek retikülosit ve laktat dehidrogenaz değerleri) ile doğrudan ilişkili bulunmuştur. Klon boyutu ile tromboz ilişkili bulundu. Klon boyutu <%50 olan hastalarda tromboz gelişmemiştir ve tromboz gelişen tüm hastalar daha büyük klona sahip olan klasik tip PNH alt grubundadır. PNH az rastlanan bir hastalıktır, dolayısıyla bu çalışmada hasta sayısının az olmasının istatistiksel parametreler üzerindeki etkisinin de dikkate alınması gerekmektedir. İzlem sürecinde 6 hasta allojeneik kök hücre nakli sonrası gelişen komplikasyonlar, 2 hasta ise nakil için yattığı sırada hazırlama rejimi alırken olmak üzere toplam 8 hasta ölmüştür. Ölüm sayısı her iki grupta eşittir. Sonuç olarak bu çalışmada hemoglobinüri ve LDH düzeyleri ile klon boyutu arasındaki ilişkinin istatistiksel olarak anlamlı değerlere ulaştığı görüldü(sırasıyla p=0,031 ve p=0,001). Diğer klinik bulgular ile klon boyutu arasında bir ilişki saptanmadı. Tromboz komplikasyonu yalnızca klasik tip PNH hastalarında gelişmiştir. Klon boyutu %50'nin altında olan hiçbir hastada tromboz gelişmediği görüldü. Tromboz komplikasyonu gelişen hastalarda MPV değerleri, gelişmeyenlere göre anlamlı oranda yüksek bulundu(p=0,04). Yine retikülosit ve LDH değerlerinin tromboz gelişen hastalarda diğer hastalara göre anlamlı derecede daha yüksek olduğu görüldü(p değerleri sırasıyla 0,009 ve 0,003). Ayrıca AKHN sonrası PNH klonu bakılan 9 hastanın 7'sinde PNH klonunun yok olduğu görüldü.Abstract Paroxysmal Nocturnal Hemoglobinuria(PNH) is a rare disorder of blood cells, associated with mutations of X-linked gene called phosphatidylinositol glycan class A, and presenting as hemoglobinuria, signs of cytopenias(fatigue, easy bleeding) or thrombosis. In this study, 39 patients with PNH were retrospectively evaluated with regard to disease findings, laboratory investigations, complications and relationship between those and clone size. Median follow-up time was 26 months. Patients were divided into two groups. There were 24 classical PNH and 15 Aplastic Anemia(AA) or Myelodisplastic Syndrome(MDS) associated PNH patients. Evident signs of hemolysis at the time of diagnosis and thrombosis were seen in classical PNH patients. Signs of hemolysis developed in two AA patients. Hemoglobinuria, hemolysis tests(increased reticulocyte and lactate dehydrogenase) were determined to be correlated with clone size. There was association between clone size and thrombosis. No patients with clone size smaller than %50 developed thrombosis and all patients with thrombosis were in classical PNH subtype which has greater clone size. PNH is a rare disease, therefore the effect of the small number of patients on the statistical parameters must be taken into consideration. Over the entire course of follow-up time 8 patients died, 6 due to complications of allogeneic stem cell transplantation and 2 due to conditioning regimen before transplantation. Number of deaths are equal in each subtypes. In summary, in this study there was a linear correlation between hemoglobinuria and LDH levels with clone size, which was statistically significant(p=0,031 and p=0,001 respectively). Other clinical signs didn?t correlate with clone size. Thrombotic complications were seen only in classical type PNH patients. No patients with clone size smaller than %50 developed thrombosis. In patients with thrombosis, MPV levels were significantly higher than others(p=0,04). There was also statistically significant correlation between reticulocyte and LDH levels with thrombotic events(p value 0,009 and 0,003 respectively). In addition, after allogeneic stem cell transplantation 9 patients were evaluated for PNH clone and in 7 the clone was disappeared.