Vergi ve demokrasi ilişkisi: Türkiye örneği


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2020

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: AYŞE NUR TANRIVERDİ AYDIN

Danışman: NURİ SEMİH ÖZ

Özet:

Vergiler ile demokrasi arasındaki ilişki tarihsel olarak pek çok defa karşımıza çıkmıştır. Bu etkileşim vergiler, askerlik gibi önemli konular söz konusu olduğunda halkın sınırlı olarak da olsa meclisteki oylamaya katıldığı doğrudan demokrasinin uygulandığı Antik Yunan'da başlamıştır. İkinci etkileşim keyfi ve ağır biçimde konan vergiler dolayısıyla çıkan vergi isyanlarının demokratik gelişmelere öncülük etmesiyle yaşanmıştır. Özellikle Avrupa'da görülen bu isyanlardaki vatandaşların hak ve özgürlük talepleri dolayısıyla devlet yönetimlerinde de değişimi zorunlu kılmış, bu da demokratik yönetimlerin önünü açmıştır. Magna Carta Libertatum, Haklar Dilekçesi ve Bildirgesi İngiltere'de, Bağımsızlık Bildirgesi ve Virginia İnsan Hakları Bildirgesi ABD'de, Fransız İhtilali ve İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi ise Fransa'da başlayıp içerdiği eşitlik, adalet ve özgürlük savunularıyla tüm dünyaya yayılan demokratik savaşımlar ve bunlara dair tarihi belgelerin en önemlilerini oluşturur. Bu önemli belgelerin ayrıca vergilerin kanuniliğine ve vergilemede adalete dair vergisel düzenlemelere de önemli ölçüde yer verdiği görülmektedir. Vergiler ve demokrasi arasındaki ilişkinin bir diğer doğrudan şekli de tarih boyunca sıklıkla uygulamasına rastlanan vergi verenlerin oy kullanabildiği sistemlerde kendini göstermiştir. Günümüz temsili demokrasilerinde ise bu ilişki halkın kendisini temsil etmesini istediği milletvekillerini seçmesine ve bunların vergiler ve diğer konularda meclislerde bunları kanunlaştırması şeklinde dolaylı bir biçime evirilmiştir. Görülmektedir ki vergilendirme rejimleri ile demokrasi uygulamaları tarih boyunca hep birbirleriyle ilişki içinde olmuş, bu ilişkiye dair çalışmalar da eksik olmamıştır. Vergi ve demokrasi arasındaki ilişkinin varlığı, yönü ve büyüklüğüne ilişkin yapılan bu çalışmalarda ilişkinin aynı yönlü, zıt yönlü olması ve ilişkinin olmaması gibi birbirinden oldukça farklı sonuçlara ulaşılmıştır. Bu farklılığın ilk nedeni geçmişten günümüze geliştirilen demokratik ölçüm yöntemlerinin çeşitliliğidir. Siyaset bilimciler ve uluslararası kuruluşlarca çok sayıda ölçüm kriteri belirlenmiş, bunlar sonucunda farklı endeksler oluşturulmuştur. Bu endekslerden literatürde en çok Freedom House Endeksi ve The Economist Intelligence Unit'in demokrasi endeksinin tercih edildiği ve karşılaştırmalarda kullanıldığı görülmüştür. Bu ilişkiyi inceleyen çalışmalarda ülkelerin vergileme rejimine ilişkin gösterge olarak vergi yükü kavramı kullanılmıştır. Bu çalışmada ise vergi yükü kavramının yanında vergi mükellef sayısına da yer verilmiştir. Bu ilişkiyi incelemek bağlamında 2017 yılı için 89 ülkenin vergi yükü ve 48 ülkenin ise aktif gelir vergisi mükellef sayısının demokrasi derecesi ile karşılaştırılmıştır ve demokrasi derecesi yüksek olan ülkelerin vergi mükellef sayılarının ve vergi yüklerinin yüksek olduğu görülmüştür. Bu da kişi başına düşen gelir düzeyi ve gelir dağılımı ile yakından ilgilidir. Türkiye'deki vergi ve demokrasi ilişkisi bağlamında değerlendirmelerde bulunmak için ise ilk olarak çeşitli endekslere göre demokrasi derecesi ve diğer ülkelere göre vergi yükü ve vergi mükellefiyet oranları karşılaştırılmış, sonrasında bu iki kavramın yaklaşık son on yılda aldığı puanlara göre aynı yönlü azalan bir trende sahip olduğu görülmüştür. Buna göre Türkiye'de demokrasi derecesinin oldukça geri, vergi tahsilatının ise etkinsiz olduğu rahatlıkla söylenebilir. Bu durum pek çok ülkede söz konusu olduğu gibi vergiler ve demokrasi ilişkisinin aynı yönlü olduğunu gösterir. The relationship between taxes and democracy has historically appeared many times. These intersections began in ancient Greece, where direct democracy, in which people participated in the parliamentary vote, albeit to a limited extent, when important issues such as taxes and military service were concerned. The second interaction occurred when the tax revolts, which were caused by arbitrary and heavy taxes, led to democratic developments. Particularly due to the rights and freedoms of the citizens in these rebellions in Europe, the change in the state administrations made it obligatory and this paved the way for democratic administrations. Magna Carta Libertatum, Bill of Rights and Petition of Rights in the United Kingdom, Declaration of Independence and Virginia Declaration of Human Rights in the United States, Declaration of Human Rights and Citizen Rights in France and the declaration of equality, justice and freedom in France historical documents constitute the most important. It is also seen that these important documents also considerably place tax regulations on the legality of taxes and justice in taxation. Another direct form of the relationship between taxes and democracy is evident in systems where taxpayers, who have been frequently used throughout history, can vote. In today's representative democracies, this relationship has evolved into an indirect form of electing the deputies whom the public wants to represent and enacting them in the councils on taxes and other matters. It can be seen that taxation regimes and democracy practices have always been in contact with each other throughout history, and studies on this relationship have not been incomplete. In these studies on the existence, direction and magnitude of the relationship between tax and democracy, quite different results have been reached, such as the fact that the relationship is the same, opposite and not. The first reason for this difference is the diversity of democratic measurement methods developed from past to present. Numerous measurement criteria have been determined by political scientists and international organizations and as a result different indices have been formed. Among these indices, it is seen that the Freedom House Index and The Economist Intelligence Unit's democracy index are preferred and used in comparisons. In the studies examining this relationship, the concept of tax burden has been used as an indicator of the taxation regime of countries. In our study, besides tax burden concept, number of taxpayers is also included. In order to examine this relationship, the tax burden of 89 countries and the active income tax payers of 48 countries were compared with the degree of democracy in 2017 and it was observed that the tax burden and tax burden of the countries with high degree of democracy were high. This is closely related to income per capita and income distribution. To make the assessment of taxes and relationship between democracy and respect in Turkey in the first as compared democracy degree, according to various indices and tax burden compared to other countries and tax liability rates, then according to the points received about the last ten years, these two concepts have been shown to possess the same way a decreasing trend. Accordingly, the degree of democracy in Turkey rather backward, and one can easily say that inefficient tax collection. This shows that the relationship between taxes and democracy is the same as in many countries.