Ceza yargılaması hukukunda tutuklama


Tezin Türü: Yüksek Lisans

Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye

Tezin Onay Tarihi: 2015

Tezin Dili: Türkçe

Öğrenci: NAZLI ÇUBUKLU

Danışman: DEVRİM GÜNGÖR

Özet:

Ceza yargılamasında soruşturma ve kovuşturma evresi olmak üzere 2 evremevcuttur. 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunun 2. Maddesinin 1. Fıkrasında daaçıkça tanımlanan bu 2 evrenin en önemli ve ortak özelliği bir taraftan mağdur vesuçlananın haklarını korurken diğer taraftan kamu düzeni ve kamu barışınıngözetilmesini gerektirmeleridir.Ceza yargılamasında, suçun işlenip işlenmediği, işlendi ise kim tarafındanişlendiğinin tespiti aşamasında bağlı kalınması gereken en önemli kural ve esaslar isehukuk devleti ilkesi, masumiyet karinesi ve adil yargılanma hakkıdır.Ülkemizde ceza yargılaması denince akla ilk gelen ise tutuklu yargılamadır.Tutuklama koruma tedbirlerinin en ağırıdır. Tutuklama kararı, özgürlük hakkınahukuk yoluyla da olsa bir müdahaledir ve kişi güvenliği ve özgürlüğü hakkı ile vedolayısıyla adil yargılanma hakkı ile doğrudan ilişkilidir.Her ne kadar esas olan kişinin tutuksuz yargılanması ise de ne yazık kitutuklu yargılama bir teamül haline dönüşmüştür. Tutuklama geçici/istisnai niteliktebir koruma tedbiri olmasına karşın, yaygın olarak ön infaz olarak uygulanmaktadır.Bu uygulama “makul sürede serbest kalma hakkına” (AİHS m.5/3), “Masumiyetkarinesine” (AİHS m.6/2), “Orantılılık/Ölçülülük İlkesine” (CMK m.100/1) aykırılıkteşkil etmektedir.Genel olarak uluslar arası hukuktaki ile iç hukuktaki tutuklama şartlarıbenzerlik göstermekle beraber, AİHM kararları çerçevesinde bir incelemeyapıldığında ve verilen ihlal kararlarına bakıldığında aslında uygulamada yasaldüzenlemeler ile uluslar arası anlaşmalara yeterince bağlı kalınmadığı görülmektedir.117Bu kapsamda yukarıda bahsedilen esaslar çerçevesinde tutuklama tedbiri ilebu tedbirin uygulanması ve uygulamadan kaynaklanan sorunlar Anayasa Mahkemesive Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararları ile örneklendirilerek incelenmeye çalışılmıştır.AbstractThere are two stages at the criminal procedure namely investigation andprosecution. The most important and common pecularity of these two stages whichare clearly defined at the Article 2, para 1 of the Criminal Procedure Code, No: 5271,is while protecting the rights of the accused and victim, at the same time observingthe public order and public peace.Rule of law, presumption of innocence and right to fair trial are the mostimportant rules and principles under criminal procedure while finding out whetherthe offences are committed, and if so, committed by whom.The first thing come into mind when talking about criminal procedure in ourcountry is the trial under arrest with warrant. Arrestment is the most severe one ofthe measures of protection of evidences. The warrant of arrest, even as a legal way, isan interruption to the right of liberty and directly linked with the right to security andliberty of a person and therefore also with the right to fair trial.Although the trial of a person without rendering the arrest measure isessential, unfortunately trial under arrest has become common in practice.Eventhough arrestment is an extraordinary and temporary measure of protection ofevidences, it has been widely used as a pre-execution method. This applicationconstitutes breaches of the “right to be released at a resenable period” (ECHRAr.5/3), “presumption of innocence” (ECHR Ar.6/2), “priciples of proportionality”(CPC Ar.100/1)Although the reasons for arrest show some smilarities between internationallaw and domestic law, when examining the decisions of breaches of ECHR, in fact,at the practice, the verdicts are not totally in line with the legal acts or internationalagreements.