Tezin Türü: Doktora
Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Sosyal Bilimler Enstitüsü, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2017
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: GİZEM CESUR
Danışman: AYŞEGÜL DURAK BATIGÜN
Özet:evcut çalışmanın amacı karmaşık yas sürecinde rol oynayan değişkenleri bilişsel davranışçı model çerçevesinde incelemektir. Araştırmanın örneklemini 475 kişi oluşturmaktadır. Veri toplama amacıyla, Karmaşık Yas Envanteri, Uzamış Yasta Depresif ve Kaygılı Kaçınma Ölçeği, Yas Bilişleri Ölçeği, Otobiyografik Bellek Özellikleri Ölçeği, Duygu Düzenleme Güçlüğü Ölçeği, Beck Depresyon Envanteri kullanılmıştır. Ön çalışma niteliğinde 123 katılımcıdan elde edilen veriler ile Uzamış Yasta Depresif ve Kaygılı Kaçınma Ölçeğinin (DKKÖ) Türkçe uyarlama çalışması yapılmıştır. Analiz sonuçlarına göre, DKKÖ Türkçe versiyonunun yeterli psikometrik özelliklere sahip olduğu görülmüştür. Araştırmada ilk olarak kişisel değişkenler açısından karmaşık yas, yas bilişleri ve kaçınma düzeyleri karşılaştırılmıştır. Buna göre kadınların, düşük eğitim düzeyine sahip olanların, sosyal desteği daha az rahatlatıcı olarak algılayanların ve manevi inançlarından daha az güç aldığını belirtenlerin daha fazla yas ile ilişkili belirtilere sahip oldukları bulunmuştur. Araştırmanın temel amacı kapsamında, karmaşık yas sürecini açıklama amacıyla öne sürülen model AMOS v23 programı kullanılarak Yapısal Eşitlik Modeli (YEM) ile test edilmiştir. Elde edilen son modele ait değerler modelin veri ile iyi uyum sağladığını göstermektedir. Buna göre, karmaşık yas üzerinde yas bilişlerinin ve kayba ilişkin otobiyografik bellek özelliklerinin doğrudan etkileri olduğu; aynı zamanda kayıp yaşantısının özellikleri, kaybedilen kişi ile olan ilişki ve duygu düzenleme güçlüğü ile karmaşık yas ve kaçınmalar arasındaki ilişkide yas bilişlerinin ve kayba ilişkin otobiyografik bellek özelliklerinin aracı rol oynadığı görülmüştür. Sonuç olarak, ülkemizde henüz oldukça az çalışmanın odaklandığı karmaşık yas sürecinde rol oynayan öncül ve aracı değişkenlerin incelendiği mevcut çalışmanın literatüre özgün bir katkı sunacağı düşünülmektedir. Aynı zamanda, elde edilen bulguların klinik müdahaleler açısından da yol gösterici nitelikte olduğu düşünülmektedir.