Tezin Yürütüldüğü Kurum: Ankara Üniversitesi, Tıp Fakültesi, Türkiye
Tezin Onay Tarihi: 2011
Tezin Dili: Türkçe
Öğrenci: Meftune Sav AYDINLI
Danışman: AYŞE SELDA TEKİNER
Açık Arşiv Koleksiyonu: AVESİS Açık Erişim Koleksiyonu
Özet:Dünya çapında yılda yaklaşık bir milyon kişi kolorektal kanser (KRK) tanısı almaktadır, KRK'nin yıllık mortalitesi ise 500.000'den fazladır. Yapılan çalışmalar tarama, izlem ve erken tanının KRK mortalitesini azalttığını göstermiştir. Bu çalışmanın amacı ülkemizde KRK tanısı alan hastaların yakınmaları başlamadan önce tarama tetkiklerini yaptırıp yaptırmadıklarının, tanı konulana kadar geçen süreçte hasta veya hekim nedenli gecikme olup olmadığının ve tanının hastalığın hangi aşamasında konulduğunun belirlenmesidir. Çalışma Ekim 2010 ? Mayıs 2011 tarihleri arasında, Türkiye'nin yedi ilinde, 13 farklı hastanenin genel cerrahi servisinde yürütüldü. Çalışmaya son bir yılda KRK tanısı alan 563 hasta dahil edildi. Çalışma için hazırlanmış bir anket formu doktorlar tarafından hastalarla birebir görüşülerek dolduruldu. Hastaların yaş ortalaması 61,18'di. Kolon kanseri olanların oranı % 48, rektum kanseri olanların oranı % 47, hem kolon hem rektum kanseri olanların oranı da % 5'ti.Yaş veya aile öyküsü nedeniyle, KRK taraması yaptırması gereken grup içinde tarama yaptıranların oranı % 3,5 olarak bulundu. Birinci derece yakınında KRK öyküsü olanlar ile olmayanlar arasında KRK taraması yaptırma açısından fark yoktu (p>0,05). Hastaların % 1,1'i KRK taraması sonrasında, semptomsuz dönemde tanı almıştı. KRK taraması yaptıranların tanı anındaki evresi anlamlı olarak düşüktü (p=0,013). Bir okuldan mezun olanlarla, eğitim görmemiş olanlar arasında ise KRK taraması yaptırma açısından anlamlı fark vardı (p=0,018). Bir okuldan mezun olanların KRK taraması yaptırma yüzdeleri, herhangi bir okul mezuniyeti olmayanlara oranla yüksekti. Yakınmalar erken evrede sıklık sırasına göre hematokezya, bağırsak alışkanlığında değişiklik ve karın ağrısıydı. Hastaların % 52,9'u yakınmalarının başlamasından sonraki ilk bir ay içinde doktora başvururken, hastaların % 15,6'sı altı aydan sonra başvurmuştu. Hastaların % 59,1'ine doktora başvurduktan bir ay sonra tanı konulurken, altı aydan sonra tanı alanların oranı % 12,3'tü. Hastalar tanıdan şüphelenen veya tanıyı koyan hekimden önce ortanca bir hekime gitmişlerdi. Hastaların % 1,8'i yakınmaları ile doktora gittiklerinde farklı tanı almış ve bu tanılarla ile ameliyat edilmişlerdi. Hastaların % 45'i erken evrede, % 55'i geç evrede tanı almışlardı. Aylık hane geliri ile tanı anındaki evre arasında ters orantılı bir ilişki vardı (p=0,035). Yakınmalar ile ilk başvurulan ve tanıdan ilk şüphelenilen dal sıralamasında aile hekimliği son sıralardaydı. Bu çalışma ile KRK için risk grubunda olan hastalar dahil, hastaların önemli bir kısmının KRK taraması yaptırmadığı ve ileri evrede KRK tanısı aldıkları saptanmıştır. Türkiye'de 2011 yılında ülke genelinde başlayan aile hekimliği uygulamasının, 2008 yılında belirlenmiş kolorektal kanser ulusal standartları ışığında, KRK tarama oranlarını artıracağı beklenmektedir. Önümüzdeki yıllarda bu konuda yapılacak daha geniş çaplı çalışmalar, ülkemizde KRK taraması ve tanı sürecinde değişiklik olup olmayacağının gösterilmesi açısından önemlidir. AbsractApproximately one million people are diagnosed for colorectal cancer (CRC) per year worldwide, and annual mortality is higher than 500.000. Studies showed that screening, early diagnosis and follow-up reduce the mortality of CRC. The aim of this study was to determine whether patients diagnosed for CRC underwent screening tests before their complaints started, whether there was a delay induced by patient or physician in diagnosis process, and at which stage the disease was diagnosed in Turkey. Study was conducted at 13 different general surgical wards between October 2010 and May 2011 in seven cities of Turkey. Our study enclosed 563 patients diagnosed for CRC in the last one year. A questionnaire was prepared for the study and completed by doctors through face to face interviews with patients. Mean age was 61.18 years. Forty-eight percent of patients were diagnosed colon cancer, 47 % rectum cancer and 5 % both rectum and colon cancer.In the group that should have undergone CRC screening due to age or family history, screening rates were found 3.5 %. There was no difference in CRC screening rates between the patients who had a history of CRC in the first degree relatives and those who did not (p>0.05). Of the patients, 1.1 % was diagnosed at the time of CRC screening during asymptomatic period. Stage at diagnosis of CRC was significantly lower in patients who underwent screening (p=0.013). There was a significant difference in screening rates between the patients who graduated from a school and those did not (p=0.018). Screening rate of the patients graduated from a school was higher. Symptoms at an early stage according to frequency were hematochezia, change in bowel habits, and abdominal pain. While 52,9 % of the patients visited a doctor within a month after the onset of the symptoms, 15.6 % applied after six months. While 59.1 % of the patients were diagnosed for CRC one month after visiting a doctor, 12.3 % more than six months after their visit. The patients visited median one doctor before the doctor who suspected or diagnosed for CRC. Of the patients, 1.8 % went to a doctor with complaints related to CRC, received a different diagnosis, and underwent an operation for that diagnosis. Forty-five percent of the patients were diagnosed at an early stage, and 55 % at late stage. Monthly household income and stage at diagnosis were inversely related (p=0.035). Family medicine was in a lower rank among the specialties first referred with complaints and the branches first suspected the diagnosis. This study found that a significant percentage of the patients, including those in the CRC risk group, had not undergone CRC screening and had been diagnosed for CRC at advanced stage. In the light of national standards for colorectal cancer established in 2008, family medicine practice in Turkey, which was launched early in 2011, is expected to increase CRC screening rates. Larger studies carried out on this topic in the forthcoming years is important to show whether a change will occur in CRC screening and diagnostic process in our country.