Yeşilyurt S. (Yürütücü), Yılmaz E., Akçar N.
TÜBİTAK Projesi, 2023 - 2026
Yüksek dağ çevrelerinin yaygın morfo-klimatik yerşekillerinden olan kaya buzulu oluşumları, hem güncel hem de paleoçevresel koşullar hakkında kayda değer bilgiler sağlarlar. Bu oluşumlar çıplak buzullardan farklı olarak kaya döküntüsü katmanıyla tamamen kaplı olan buz çekirdeğine veya buz çimentosu tarafından tutturulmuş çok çeşitli boyuttaki kırıntılı sediman içeriğine sahiptirler. Döküntü katmanı, örttüğü bu donmuş çekirdeği atmosferik koşullara karşı izole eder. Bu durum dağ buzullarının iklimde meydana gelen değişimlere verdiği hızlı tepkinin aksine kaya buzullarının iklim değişimlerine verdiği tepkiyi yavaşlatır. Ayrıca bu oluşumlar, buzul süreçleri ile buzul çevresi süreçleri olarak ta adlandırılan periglasyal süreçler arasında geçiş şekilleri olarak kabul edilirler. Çıplak buzulların oluşumundaki baskın kar birikiminin aksine, kaya buzullarının oluşumunda kar ve kaya döküntüsünün farklı oranlarda birikmesi etkili olur. Dolayısıyla hem iklim hem topoğrafya tarafından kontrol edilir ve normal buzullara göre farklı kütle dengesine sahiptirler. Sürekli donmuş haldeki bu şekiller yerçekimi etkisi altında eğim aşağı çok yavaş hareket eder ve lav akışına benzer şekiller oluşturur. Bu akış devamlı veya dönemlik olabilir. Bu akış ya da hareket süreçleri topoğrafik rölyef, jeomorfik geçmiş, iklim, litolojik özellikler gibi çevresel parametreler tarafından denetlenir. Dolayısıyla kaya buzulu buz çekirdeği ya da permafrost katmanını bu koşullarda meydana gelen değişimler nedeniyle kaybederse aktivitesini yitirir ve geriye çeşitli sediman boylarından oluşan moloz yığını kalır.
Kaya buzullarının sınıflandırılması, jeomorfolojik ve morfometrik özelliklerinin saptanması, aktivite durumlarının tespiti, kökenlerinin (glasyal kökenli mi, periglasyal kökenli mi) belirlenmesi durumunda yüksek dağ coğrafyasının çevresel özellikleri anlaşılır. Relikt kaya buzullarının tarihlenmesi ile bunların en son aktivite zamanı belirleneceği gibi, süreksiz permafrost sınırında meydana gelen değişimler de saptanabilir. Aktif kaya buzullarının hareket hızlarının izlenmesi, iklimdeki ısınma trendiyle ilişkisinin kurulmasını sağlar. Buzullarda olduğu gibi kaya buzullarının araştırılmasıyla hem güncel hem paleoiklim koşulları hem de diğer çevresel koşulların belirlenmesi ve izlenmesi olanağı yakalanır. Ayrıca Son Buzul Çağında Türkiye’nin yüksek dağlarında birkaç bin km2 alan kaplayan yüzlerce vadi buzuluna karşılık bugün güncel buzul yok denecek kadar azdır. Bu eski buzullaşma alanlarında günümüzün baskın süreci periglasyal süreçler ve bunların geçiş şekilleri olan kaya buzullarıdır. Orta kuşak ülkesi olan ve yakın gelecekte tatlı su kıtlığının yaşanma ihtimali olan Türkiye için kaya buzulları birer tatlı su kaynaklarıdır ve izlenmesi gereken oluşumlardır. Bu kadar önemli olan bu oluşumlar hakkında ülkemizde yapılan çalışmalar hem çok sınırlıdır, hem de tasvir ve sınıflama tartışmalarından öteye geçmezler. Dolayısıyla ülkemizdeki yüksek dağlarda var olan kaya buzulları hakkında bilgilerimiz son derece sınırlıdır. Bu durum ayrıntılı bir kaya buzulu envanterinin oluşturulmasının, kaya buzullarının ilk ne zaman oluşmaya başladığının, kökenlerinin ne olduğunun ve çevresel koşullardaki değişimlere verdikleri tepkilerin araştırılmasını gerekli kılmaktadır.
Bu projenin Doğu Karadeniz Dağları’ndaki kaya buzullarını konu almasının sebepleri yukarıda bahsedilen gerekçelerdir. Bu proje ile ulaşılmak istenen amaç; 1) Doğu Karadeniz Dağları’ndaki kaya buzullarının dağılışının belirlenmesi, 2) kaya buzullarının jeomorfolojik ve morfometrik özelliklerinin ortaya konması, 3) kaya buzullarının ayrıntılı jeomorfoloji haritalarının hazırlanması, 4) kaya buzulu envanterinin oluşturulması, 5) relikt kaya buzullarının son aktivite zamanlarının belirlenmesi, 6) aktif kaya buzullarında meydana gelen güncel hareket ve değişimlerin izlenmesidir.
Projede yukarıdaki sayılan amaçların gerçekleştirilmesi için; 1) uzaktan algılama ve coğrafi bilgi sistemleri ile haritalama çalışmaları, 2) fotogrametrik çalışmalar, 3) saha çalışmaları, 4) jeomorfolojik çalışmalar, 5) kozmojenik yüzey tarihleme çalışmaları ve laboratuvar analizleri, 6) insansız hava araçlarıyla ayrıntılı haritalama çalışmaları, 7) jeodezik çalışmalar gibi yöntemler kullanılacaktır.
Projenin tamamlanmasıyla öngörülen akademik çıktılar; 1) iki yüksek lisans tezi, 2) Doğu Karadeniz Dağları’nın Kaya Buzulu Envanteri ve Kaya Buzullarının Jeomorfolojisi isimli kitap ve/veya atlas, 3) yüksek etki faktörlü uluslararası dergilerde en az iki makale, 4) ulusal hakemli dergilerde 2 makaledir.