Sorgun M. H. (Yürütücü), Togay Işıkay C., Özaltun B.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2023 - 2024
Serebrovasküler yatak, arteryal kandaki PaCO2' deki değişikliklere son derece duyarlıdır. Serebral kanda artan CO2 arteriolar vazodilatasyona neden olur ve bu da büyük serebral arterlerde kan akım hızında artış ile sonuçlanır. Ventilasyondaki değişiklikler (hiperventilasyon, hipoventilasyon veya nefes tutma) ve asetozolamid gibi ilaçlar beyin kan akış hızında CO2 aracılı değişikliklere neden olabilir. Serebrovasküler reaktivite (SVR), vazodilatasyon ve vazokonstriksiyon yapan bir uyarana yanıt olarak serebral kan akışındaki değişikler olarak tanımlanır. SVR’yi ölçmek için SPECT (single foton emisyon tomografisi), PET (pozitron emisyon tomografisi), fMRG (fonksitonel MRG) ve TCD (transkranial Doppler ultrasonografi) gibi farklı teknikler kullanılmaktadır. SVR’nin TCD ile değerlendirilmesinde rutin olarak temporal akustik pencere kullanılmaktadır. Yetersiz temporal akustik kemik pencere %3 ile %34 arasında değişmektedir ve klinik uygulamada karşılaşılan kısıtlamalarda önde gelenlerden biridir. Biz bu çalışmada sağlıklı gönüllülerde TCD ile SVR değerlendirilmesinde temporal akustik pencereye alternatif olarak submandibular akustik pencerenin değerlendirilmesindeki kullanılabilirliğini belirlemeyi amaçladık. Yirmi dört sağlıklı gönüllüde TCD ile temporal akustik kemik pencereden orta serebral arterin M1 parçası ve submandibular pencereden internal karotis arter görüntülenirken nefes tutma ve hiperventilasyon testleri yapılarak nefes tutma indeksi ve hiperventilasyon indeksi hesaplanacaktır. Böylece SVR’i değerlendirilmede iki penceredeki etkinliği karşılaştırılacaktır. Bu çalışmada her iki pencereden yapılan ölçümlerde nefes tutma indeksleri ve hiperventilasyon indeksleri arasında korelasyon saptanır ise yeteriz temporal akustik kemik pencere durumunda SVR değerlendirilmesinde alternatif bir yöntem olarak submandibular pencerenin kullanılabileceği sonucuna varılacaktır.