Parsiyel Amputasyon Tedavisinde Farklı Kalsiyum Silikat İçerikli Ajanların Mikrosızıntısının Değerlendirilmesi


Bezgin T. (Yürütücü), Yılmaz U. Y., Büyüksungur A., Orhan K.

Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2023 - 2023

  • Proje Türü: Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje
  • Başlama Tarihi: Şubat 2023
  • Bitiş Tarihi: Aralık 2023

Proje Özeti

Günümüzde;çürük, travmatik yaralanmak/konjenital anomaliler gibi sebeplerden etkilenmiş olan dişlerde öncelikle pulpanın canlılığını devam ettirmek hedeflenmektedir.Özellikle olgunlaşmamış genç daimi dişlerde apeksogenezisin devam etmesi için pulpa gereklidir.Parsiyel amputasyon (Cvek amputasyonu) (PA),geriye kalan koronal/radiküler pulpa dokularını korumak amacıyla koronal pulpanın etkilenmiş kısmının çıkarılması olarak tanımlanır.Geçmişte sadece travma sonrası pulpa açılımı olan keser dişlere uygulanan tedavi yöntemi iken,son dönem klinik çalışmalar çürük temizleme sırasında da perforasyon gelişen daimi dişlerde kalıcı tedavi yöntemi olarak kullanılabileceğini doğrulamaktadır.PA tedavisinin başarısı;perforasyon boyutuna ve uygulanan ajanın biyouyumluluk/sızdırmazlık özelliklerine bağlıdır.Bu tedavinin uygulanabilmesi için pulpa açılımının 2-4 mm arasında olması gerekmektedir.Sürekli dişlerde, en güncel olarak kullanılan amputasyon kaide materyalleri;kalsiyum hidroksit ve kalsiyum silikat içerikli preparatlardır.KH’in sızdırmazlık özelliği yeterli olmazken,KS içerikli ajanlar ise 15 dakika-4 saat arasında değişen sertleşme süreleri ile çocuk hastalarda klinik kullanımı zorlaştırmaktadır.Bu nedenlerle, ideal kaide ajanı arayışları devam etmektedir.Theracal PT (Bisco, Schamburg, IL, UA),piyasaya yeni sürülmüş ve ışıklanarak sertleştiği için klinik süreyi kısalttığı öne sürülen bir kalsiyum silikat içerikli ajandır.Ancak bu materyalin başarısını inceleyen sınırlı sayıda çalışma vardır.Bu tez çalışmasında; in-vitro koşullarda geleneksel olarak kullanılan bir kaide ajanı olan ProRoot MTA ve Theracal PT ile farklı boyutlarda (2mm, 4mm) PA uygulamasından sonra meydana gelen mikrosızıntı miktarını yüksek çözünürlüklü mikrobilgisayarlı tomografi sistemi ile değerlendirmek amaçlanmıştır.Araştırmanın birincil H0 hipotezi;iki kaide ajanı arasında mikrosızıntı açısından anlamlı bir fark olmayacağıdır.İkincil H0 hipotezi, farklı perforasyon boyutlarında uygulanan PA tedavilerinde kullanılan malzemeden bağımsız olarak mikrosızıntı değerleri arasında fark olmayacağıdır.H1 hipotezi; iki materyalin benzer mikrosızıntı değerleri göstereceği şeklinde kurulmuştur.Bu durumda; Theracal PT’nin kısa klinik kullanım süresi klinisyenler için daha tercih edilebilir olmasına neden olabilir.