Yazıhan N., Varlı M., YALÇIN A.
Yükseköğretim Kurumları Destekli Proje, 2023 - 2024
Kırılganlık, yaşla sıklığı artan önemli bir sendrom olup, patofizyolojisinde inflamatuar disregülasyon, genom instabilitesi, oksidatif stres ve hücresel yaşlanma gibi pek çok faktör sorumlu tutulmaktadır. Otofaji, normal hücre fizyolojisi için yapım-yıkım arasında denge kurulmasını hedefler. Azalmış otofaji, hızlanmış yaşlanma ile ilişkili olarak bilinmektedir. Öte yandan, otofajinin farmakolojik ve fizyolojik girişimler ile arttırılmasının hem yaşam süresini uzatma hem de yaşla ilişkili kronik hastalıklar üzerine önleyici etkisinin olabileceği düşünülmektedir. Otofaji regülasyonunda kilit role sahip Beklin-1 proteini literatürde otofajinin periferik biyobelirteçlerinden biri olarak tanımlanmaktadır. Serum Beklin-1 düzeylerinin sağlıklı, kırılgan olmayan ileri yaş kişilerde gençlere göre yüksek saptanması, otofajinin kırılganlık süreciyle de ilişkili olabileceğini düşündürmektedir. Literatür verileri, sınırlı olmakla beraber, otofajinin kilit proteinlerinden biri olan Beklin-1’in kırılganlık ile otofaji arasındaki bağlantıda önemli bir rolü olduğunu düşündürmektedir. High mobility group box 1 (HMGB-1) proteini ise pro-inflamatuar etkisinin yanı sıra farklı yolaklar üzerinden otofajinin regülasyonunda önemli bir protein olarak bilinmektedir. Kırılganlığın patofizyolojisinde suçlanan durumlardan biri de inflamasyon sürecidir. Otofaji ve kırılganlık arasındaki ilişkiyi araştırırken geriatrik popülasyonda önemli bir inflamasyon belirteci olarak düşünülen IL-6’nın da dikkate alınması, bulunan sonuçların daha doğru yorumlanmasına katkıda bulunabilir. Bu proje kapsamında, kırılgan olan ve olmayan ileri yaştaki bireylere ayrıntılı geriatrik muayene yapılacak, kırılganlık durumu ile otofaji arasındaki ilişki (beklin-1, HMGB1 gibi belirteçler aracılığıyla) araştırılacaktır. Literatürde, kırılganlık ve otofaji ilişkisini insanda değerlendiren çalışmaların oldukça az olduğu görülmüştür. Kırılganlık, ileri yaştaki bireylerde olumsuz klinik sonuçlarla ilişkili olup, otofaji ve inflammaging sürecinin kırılganlığa etkisinin netleştirilmesi bu çalışmanın temel amaçlarından biridir. Böylece otofaji sistemindeki sorunların düzeltilmesinin ve belki de sorumlu proteinlere yapılabilecek müdahalelerin kırılganlık üzerine de olumlu etkisi olabileceği düşünülmektedir. Böylece belki de ileri yaştaki bireylerde “kader” olarak değerlendirilen kırılganlık ve ilişkili durumların önlenmesi mümkün olabilir. |