Çiçek M. (Yürütücü), Apaydın N., Aktaş K.
Türkiye Sağlık Enstitüleri Başkanlığı (TÜSEB) Araştırma Projesi, 2022 - 2024
Yapılan çalışmalar sayı algısının birçok canlı tarafından farklı düzeylerde sahip olunan temel bir bilişsel işlev olduğunu göstermiştir.
İnsanların sayısal çokluklara ilişkin kavrayış özellikleri matematik becerilerinin temelini oluşturur. Sayısal görevler sırasında yaşanan
kaygı matematik performansını olumsuz etkilemektedir. Ancak, sayı algısında kaygı gibi emosyonel faktörlerin rolü yeterince
aydınlatılabilmiş değildir. Matematik kaygısı sayısal hesaplama görevleri sırasında yaşanan gerginlik, korku, stres gibi olumsuz
duygusal deneyimleri ve performansa ilişkin endişeleri ifade eder. Bu bireyler ile yapılan çalışmalar sayısal hesaplama süreçlerinde ve
ilişkili bilişsel işlevlerde farklılaşmalar bildirmektedir. Sayısal pratik uygulamaları matematik becerisini değiştirebilme, beyin ağ
yapısında yapısal ve işlevsel farklılaşmalara neden olabilme potansiyeline sahiptir.
Bu proje önerisinin temel hedefi, matematik kaygısı ve pratik uygulamasının sayısal görev performasına olan etkisini işlevsel ve yapısal
beyin görüntüleme yöntemlerini kullanarak incelemektir. Çalışmanın örneklemini yaşları 18-25 arasında değişen 114 sağlıklı
üniversite öğrencisi oluşturacaktır. Matematik kaygı puanı üzerinden oluşturulacak dağılıma göre kişiler yüksek ve düşük matematik
kaygısı gruplarına atanacaklardır. Çalışma grupları, çalışma belleği ve dikkat performansı ile sürekli kaygı ve sınav kaygısı puanları
açısından benzer tutulmaya çalışılacaktır. Kişilerin matematik becerilerini değerlendirmede hesaplama performansları incelenecektir.
Çalışma grupları oluşturulduktan sonra sırasıyla "pratik öncesi – sayısal pratik uygulaması – pratik sonrası" aşamalarına geçilecektir: i)
Pratik öncesi aşamasında, katılımcılar manyetik rezonans görüntüleme (MRG) cihazı içindeyken sayısal ve kontrol görevlerini
yaptıkları sırada işlevsel beyin yanıtları elde edilecektir. ii) Sayısal pratik aşamasına alınan katılımcılar bilgisayar üzerinden haftada
iki kez ve beş hafta boyunca toplam on oturumdan oluşan bir sayısal pratik uygulamasını uzaktan ve çevrimiçi tamamlayacaklardır.
Çalışma kapsamında sayısal ve bilişsel süreçlere odaklanan özgün bir pratik uygulamasının geliştirilmesi hedeflenmektedir. iii) Pratik
sonrası aşamasında, katılımcılar daha önce geldikleri beyin görüntüleme merkezine tekrar gelerek pratik öncesi aşamasında yer alan
sayısal görevleri çekim sırasında yeniden yapacaklardır.
Çalışmanın hedeflerine ulaşması halinde sayısal görevler sırasında yoğun kaygı yaşayan bireylerin gösterdiği işlevsel/yapısal
farklılaşmalar anlaşılabilecektir. Matematik kaygısı olan genç yetişkinler ile yapılacak boylamsal nörogörüntüleme çalışması sayesinde,
sayısal pratik uygulamasının grupların sayı algısı ve kaygı ilişkili beyin bölgelerinde oluşabilecek aktivasyon farklılıklarına etkisi
incelenecektir. Ayrıca, geliştirilecek sayısal pratik uygulamasının davranışsal performans üzerindeki etkisi işlevsel/yapısal beyin
görüntüleme yöntemleriyle değerlendirilerek, deneysel olarak sınanabilecektir. Elde edilecek bulguların sayısal hesaplama
süreçlerinin gelişimsel olarak bozulduğu diskalkuli gibi özgül öğrenme güçlüklerinin daha iyi anlaşılması ve bu gruplara yönelik eğitim
programlarının geliştirilmesi yönünde önemli katkılar sunacağı düşünülmektedir.