TÜBİTAK Projesi, 1001 - Bilimsel ve Teknolojik Araştırma Projelerini Destekleme Programı, 2021 - 2024
Bu araştırma projesinin konusu, Türkiye’de la-dini inançların (non-religion) ortaya çıkış nedenleri ve bunun arkasında yatan
toplumsal dinamiklerdir. Bugüne kadar genellikle % 99’u Müslüman ve büyük çoğunluğu muhafazakar olarak bilinen üstelik
neredeyse son 20 yıldır da İslamcı ve muhafazakar olarak kabul edilen Adalet ve Kalkınma Partisi iktidarı tarafından
yönetilen Türkiye toplumunda la-dini inançların arttığına ilişkin çeşitli gözlemler ve spekülasyonlar yapılmaktadır. Ladiniliğin muhafazakar kesimden ailelerin çocukları arasında dahi yaygınlaştığı iddia edilmektedir. Daha derin toplumsal
dinamikleri olabilecek bu konu özellikle nitel araştırma yöntemlerinin benimsendiği keşfedici bilimsel bir araştırma ile
yakından irdelenmeyi hak etmektedir.
Konu, ülkemizde genele kıyasla sayısal olarak küçük ve ilk bakışta marjinal bir kesim ile alakalı gibi görünebilir. Ancak bu
kesim Batı’daki entelektüel gelişmeler ile yakın teması olan, kültürel sermayesi yüksek, kamusal görünürlüğü ve etkisi
güçlü gruplardan oluşmaktadır. Dolayısıyla, bu niteliği bu grubu sayısal ağırlığından daha önemli bir hale getirmektedir.
Öyle ki la-dinilik, Türkiye’deki en önemli kamusal tartışmalarda başat pozisyonlardan biri olarak karşımıza çıkmaktadır.
“Helal gıda sertifikasından”, “Dindar nesil yetiştirme” söylemine, eski nüfus cüzdanlarındaki din hanesinden, cinsel
tercihlere, kürtaj tartışmalarından embriyo araştırmalarına kadar birçok konu, la-dini argümanlar ekseninde tartışılmaktadır.
Hatta la-dinilik bu argümanlardaki öncelikli kurucu pozisyondur. Buna ek olarak la-diniliğin son yıllarda dünyadaki ve
Türkiye’de artışı da göz önüne alınırsa; bu meselenin dinamiklerinin anlaşılması eğitimden, sağlığa, hukuksal
düzenlemelerden, temel özgürlüklere kadar bir çok alanda yapılan tartışmalara katkıda bulunacak ve sosyal politikalar
oluşturulmasına hizmet edecektir.
Araştırma kapsamında ülkemizdeki yedi bölgenin en büyük illerinde gözlemler yarı yapılandırılmış derinlemesine
görüşmeler, odak grup görüşmeleri ve en son olarak da çevrimiçi anket çalışması ile veri toplanması amaçlanmaktadır